Esmai Erbain-İdrisiye Duası ve Fazileti
Esmai İdrisiye 40 Erbain 40 İsim,Esmai İdrisiye Nedir?,Esmai İdrisiye Kitabı,Esmai İdrisiye Duasi,Esmai İdrisiye 15,Esmai İdrisiye 1,Erbain İdrisiye Fazileti,Erbain İdrisiye Duası...
"Esmai Erbain-İdrisiye nedir faziletleri nelerdir sizlere aktaralım değerli kardeşlerim.
Asrının eşsiz alimi, zamanın biricik bilgini, başkalarını kemale erdiren, hakikat ehlinin kutbu;
Sihabüddin Sühreverdi (k.s.)hazretlerinden menkuldur ki; Allah teala ona güzel isimlerinden kırk(40) tanesini vermiştir.İnsan oğlundan, birçok hassaları bulunan bu isimlere muhtaç olmayan hiç kimse yoktur.
Bu hassalardan bazıları şunlardır:
Melekler, cinler, insanlar, gökler, yerler ve varlık alemindeki her şey bu isimlere musahhardır.
Şeyh Hazretleri bütün hayatı boyunca bu isimleri yanından hiç ayırmamıştır. Bütün harika işlerini bu isimlerin bereketi ile yapmıştır.
Ayrıca şunu vasiyet etmistir:
- Kim bu isimlerin duası ile meskul olmak isterse, kalbi temiz olmalı.
- Bunu okumaya kalbi ve ruhu ile devam etmeli ki, Allah’ın eserlerinden çok acayip ve garaip şeyler görsün.
- Ona gayb aleminin sırları açılsın.
- Bu isimlerde o kadar acayip sırlar vardır ki denizler mürekkep,ağaçlar kalem ve bütün yaratılanlar da katip olsalar, bu isimlerin serhini yazamazlar.
- Allah Teala bir kuluna hayır murad ederse onu bu isimlere ve bunları okumaya muvaffak kılar.
- Sonunda o kişide acayip hassalar görülür.
- Sihabüddün Sühreverdi k.s.a. şöyle vasiyet etmistir:
- Bu isimleri bilen kardeşlerin bunları güvenmedikleri ve layık olmayan kimselere vermeleri ve emanet etmeleri haramdır.
- Haram işlerde tecrübe edilmesi caiz değildir.
- Kim haramda tecrübe ederse, Allah onu öyle bir derde müptela kılar ki ondan bir türlü kurtulamaz.
- Kıyamet gününde Hak teala onun hasmı olur.
- Bunu isimleri okuyan takva sahibi ve temiz itikatlı olmalıdır.
- Kötü huyları olmamalıdır.
- Fasık ve yalancı olmamalıdır.
- Hali düzgün, sözü doğru olmalıdır.
- Bu isimlere inanıp ihtiyacı olduğu zaman tecrübe etmelidir.
- O zaman inşeellah ihtiyaçları görülür.
MUHABBET İÇİN,BİR İŞİNİ BİRİNE YAPTIRMAK İÇİN,HAFIZA İÇİN,ÖLENİN (İMANLI OLMASI HALİNDE) KORUNMASI İÇİN,DEVAMLI BU İSMİ SIK SIOKUYANIN İŞLERİ KISA ZAMANDA YOLUNA GİRER.(ERBAİN İDRİSİYEDEN)
MUHABBET İÇİN VE ZARAR GELECEĞİNE İNANDIĞINIZ BİRİNİN ZARARINDAN KURTARMAK İÇİN BELİRTİLEN MİKTARDA OKUMANIZ KAFİDİR İNŞAALLAH
ARİFAN DERGİSİERBAIN İDRİSİYE DUASI
- Her ismi okuduktan sonra yedi(7) gün oruç tutar
- Yedi günün ortasında bu isimleri okur.
- O zaman her ismin hassalarında kısaca anlatacağımız gibi acayip seyler görür.
- Sevdiği ve razı olduğu şeylere muvaffak kılan Allah Teala hazretleridir.
(1.)Birinci isim:
سبحانك لا اله إلا أنت يا رب كل شيءووارثه ورازقه وراحمه
"Sübhâneke lâ ilâhe illâ ente yâ rabbe külli seyin vevârisehü verâzikahü verâhimeh".
Kim! Kralların, sultanların ve üst düzey idarecilerin huzuruna girmek isterse, bu mübarek ismi on yedi defa okur ve o kimsenin yüzüne üfler. Hangisinin yanına girerse ona karsı şefkatli olur.Bunun sartı bu ismi okurken kalbinde ondan baskası olmamalıdır. Kim bu mübarek ismi okumaya devam ederse,kalbinin üzerindeki gaflet perdesi açılır. Allah c.c. onu hidayet nuru ile hidayet eder. Sonunda insanların kalplerindekini okur.Kalbindeki sirk yok olur. Dünyadan muvahhid (Allah’ın birligine inanan bir kisi) olarak çıkar.Eğer onun, bir baskasına ihtiyacı olur da, o da o ihtiyacını görmüyorsa, bu en büyük ismi (ism-i azamı) Pazar günü yirmi dört defa okur. Muradı ne ise şüphesiz hasıl olur.Onu bir baskasına vermek isterse, o kimse yıkanır, yeni elbise giyer ve bu mübarek ismi yüz yirmi defa yiyecek bir şeyin üzerine okur. Bunu o şahsa yedirir. Bunu yedikten sonra ondan bir saat ayrılamaz. Ona hiç bir şekilde muhalefet edemez. Ona karsı sabrı ve kararı kalmaz. Bunu doğru bir itikat ile okumalıdır. Mücerreptir.Sevdiği ve razı olduğu seye karsı muvaffak kılan Allah’tır.
"ERBAİN İDRİSİYYE"DEN;SANA HELAL OLAN BİRİNİN SEVGİSİNİ(AŞKINI) KAZANMAK TÜM DÜNYALIK VE AHİRETLİK SIK.İÇİN ISRARLA BU ZİKİRE DEVAM ET.
UNUTMA KİM ISRAR EDERSE O KAZANIR.YETER Kİ HELALİN OLSUN,KARDEŞİN OLSUN,HAYIRSIZ EVLADIN OLSUN VEYA HEM CİNSTEN ARKADAŞIN OLSUN.
Bir kimsenin sevgisini kazanmak için!..OKUNMASI İSTENEN ZİKİRHAZİNESİ;
''Sübhaaneke laa ilaahe illa en-te ya rabbe külli şey'iv ve vaarisehü ve raazigahü ve raahımehü Süb-haaneke.''
MEALİ ALİSİ;
Tenzih sana!Ey her şeyin Rabbi,ardında kalacak varisi,rızıklandıranı ve acıyanı!Senden başka hiç bir ilah yoktur,bütün noksan sıfatlardan tespih sana.
(bütün noksan sıfatlardan berisin-unutmak,görmemek-bilmemek-uyumak uyuklamak-evlat edinmekten berisin Rabbim.)
BU DUA İDRİS ALEYHİSSELAMIN DUASIDIR,ERBA'İN İDRİSİYYE-1.İSMİ ŞERİFİ.
CÜBBELİ AHMET MAHMUD ÜNLÜ HOCA EFENDİ'NİN- ESKİ ARİFAN DERGİSİNDEN ALINMIŞTIR.
Yukarıdaki esmayı cuma günü birinci saatte;
(Yani perşembe 00:00 01:00 arası (150) defa okuyup da kendisine sevgi duymasını istediği kişiye doğru gönderirse,o kimsenin kalbinde sevgi tohumları yeşerir.
Cuma günü birinci saatte ;
(165) defa Bir yiyecek üzerine okuyup da kendisine sevgi duymasını istediği kişiye yedirirse (eşi,kardeşi, hem cinsten arkadaşı veya oğlu) o kimsenin kalbinde sevgi tohumları yeşerir.
KENDİNE İTAAT ETMESİ GEREKTİĞİ HALDE İTAAT ETMEYENİN İTAATİNİ CELBETMEK İÇİN;
İTAAT EDİLMEYİ İSTEYEN KİMSE;
Gusül abdesti alıp iç ve dış temiz elbise necaset ve pis kokudan arınmış olarak giydikten sonra,bu ismi şerifi sahih bir kıraatle(doğru okuyuşla)
(121) defa Bir yiyecek üzerine Koyup da kendisine itaatini istediği kişiye yedirirse (eşi,kardeşi, hem cinsten arkadaşı veya oğlu) o kimsenin kendisine itaati vaki olur.
Yine bu esmayı her gün: (17) defa okumaya devam eden kimseler insanlar arasında saygı ve sevgi görürler. Hiç kimse ona kötü gözle bakmaya cesaret edemez.
Her kimin birinin yanında dünyalık bir işi varsa;
Bu ismi şerifi pazar günü kalbinde olan niyet üzere 24 defa okuyup, o adamın yanına girerse o murad ettiği işi görülür.23 defa dışarıda oku 24.üde odasına yanına girerken oku ve belli etmeden yüzüne üfle.
(Yalnız muradın helal olan bir istek olsun)
Sühreverdi(rahimehullah)ın beyanı vech ile:
Bir başka rivayette de; İşi olanın yanında 17 defa okur ve ona doğru belli etmeden üflerse,bu kişi ona düşman bile olsa bu zikir bereketiyle o kişiyi sevmeye ve acımaya başlar.
Başka rivayette de; Zorba bi kişinin yanında işi olanın;yanında 70 defa okur ve ona doğru belli etmeden üflerse,bu zikir bereketiyle o kişiyi elinde olmadan gayrı ihtiyari olarak onu sevmeye başlar.
Zalim bir kimsenin zulmünden muhafaza olmak için;
(72) defa okunursa,Allah'ın izni ile korunur. Bir kimse cuma günü cuma namazından sonra 100 kere okursa;
*hapisten çıkar,
*Aynı şekilde hasta okursa şifa bulur
*Dara düşen okursa müsibeti kalkar.
(ısrar gerekir, bir kaç cuma sürebilir ve haksız olarak ceza evine girmiş olman icab eder)
Ölünün kefenine yaz onunla birlikte defin edersen; Allah-u teala bu meyyitin lisanını sorgu sual meleklerinin cevabıyla konuşturur,o kişi mezarında korkmaz,dehşete kapılmaz.
Allah-u te'ala kabrinde ona cennetten bir pencere açar,kabrini cennet bahçelerinden bir bahçe yapar,bi iznillahiteala.(imanlı olman kaydıyla imansız olana münafığa nasib olmaz)
Dikkat; Bu rivayetle amel etmek isteyen kişi önceden kefenini hazırlamalı,zem zemle yıkamalı,bu ismi şerifi yazmalı veya yazdırmalı ve yakınlarına da bu kefenin yerini öğretmeli ve bu kefenle kabire gömülmek istediğini vasiyyet etmelidir.
-------------------------------------------------------------------------------------------------
SÜBHANEKE LÂİLAHE İLLÂ ENTE YA RABBE KÜLLİ ŞEYİN VE VARİSEHÜ(zikir tesbihini yukarıda söylediğim şekildeki ile okuyun)
«Ortağı ve benzeri olmayan ey sübhamm Allah! Bütün noksanlıktan ve acizlikten münezzehsin. Şânına layık olan kemal sıfatlarınla mevsuf ve hakkıyla mâbud olan ancak Cenâb-ı İzzetindir. Hevai nefsimle İkameti ubudiyetden firar etmiş, zulmeti beşeriyet ile zayıf, naçar, zelili serkerdan (hakir ve serseri) ve bime-cal (güçsüz, takatsiz) kaldım.
Ey Âlemlerin Rabbi! Elimden tutanım Sensin. Nice yüz bin âlemi var eyledin.
Celâl sıfatına mazhar olanları kahr, celâl ve azametinle terbiye eden Sensin.
Cemâl sıfatına mazhar olanları umum lütuf, rahmet ve inayetinle terbiye eden sensin.
Hicabı zulmaniyetden (karanlık perdelerden) aciz, naçiz kalbimi halâs edip envan lûtufu hakkaniyetine mazhar eden ve Rahmet nazarına nazar ettiren sensin.
Ya Rabbi! Bütün âlemler mahv ve yok olmaya mahkûm.Sen ise bakisin.»
Esmai îdrisiyenin birinci ismi olan bu isimi şerifi üç kaynak eserde;
'Sübhaneke lâilahe illâ ente Ya Rabbe külli şeyin ve va-risehü» diye geçiyor.
Ahmed Ziyaüddin Gümüşhanevî Hazretlerinin Mecmuatül Ahzab isimli eserinde ise yukarıdaki isme «Ve Razikahü ve Râhimehü Süb-haaneke.» ilavesi de vardır.
• Her kim bu İsmi vird edinip devamlı ve çok okusa; Gönlü hidayet nuruyla nurlanır.Her muradı ve maksudu yerine gelir.
• Eğer bir kimsenin ekâbir katında bir dileği, haceti olsa; onun huzuruna varıp önce 17 kere ona karşı okumalıdır.
Allah Teâiâ onun muhabbetini elinde olmayarak gönlünde peyda eder. Okuyanın ne muradı varsa hasıl olur.
• Eğer bir kimse bir mahbubu (güzeli) sevse; o da ona cefalar etse; bu şerefli ismi karşısında 17 kere okusa muradı hasıl olur.
• Eğer bir kimsenin dünyalık sebeplerden bir haceti olsa; Pazar gününün birinci saati güneşe ta-âllukdur. Bu saatte yani Pazar günü güneş doğarken niyet edip 124 kez okusa muradı hasıl olur.(takvimde güneş saati bellidir)
• Eğer bir gönül haceti olsa sevdiği kimse; (Helali olması gerekmektedir baştan belirtim)yüz vermese Pazar günü gusül edip 121 defa bir yenir taam üzerine okuyup ona yedirse hemen onun hayaline düşer. Seksiz ve şüphesiz ona muti olur ve onsuz karan kalmaz. Mücerrebdir.
Cenâb-ı Şeyhül Ekber Muhyiddin Arabi (K.S.) Hazretleri buyurdu ki:
Bu ismin 2(iki) çeşit hassa'sı vardır.
• 1. Bir kimse günde 70 kere bu şerefli ismi zikir etse de ekâbirden bir dilek ve haceti olsa husule gelir ve o kimse mahbub'ül kulub (Kalplerin sevgilisi) olur.
•2. Bir kimse halvette (tenha yerde yalnız başına) günde 7000 kere olmak üzere 40 gün bu ismin zikrine devam etse Cenâb-ı Hakkın vahdaniyet sırrına âşinâ olur. Hikmet kaynaklan açılıp İlâhî bilgiden nasibini alır.
• Bütün yaratılmışlardan selâmet bulur. Onlardan ona hiç bir zarar erişmez ve bütün maksuduna kavuşur.
Fakat bu halvet tertibinin Mürşid-i Kâmü eliyle olması şartdır. Zira Yunus Aleyhisselâmın Balığın karnında 40 gün bu şekilde zikre devam etmesi;
Halvet makamında zikirdir ki; o zaman cinsinden mürşid yoktu.Ama bizzat Cenab-ı Hakk o halvetde terbiye etdi. Kıssasından malûmdur.
• Ekâbir(makam sahibi) katına varıp karşısında; 7 defa okuyup üstlerine üfürseler o ekâbirin muhabbeti o kimseye düşer, gönlü sever ve ricasını kabul eder bi iznillahitaala.
• Bir kimsenin bir kimseden dünyalık haceti olsa; Pazar günü güneş doğarken haceti için niyet edip 24 kez bu şerefli ismi (duayı) okusa o haceti yerine gelir, seksiz şüphesiz.
• Bir kimsenin sevdiği ram olmazsa; O kimse önce gusül etsin.Temiz elbise giysin ve bir yenir nesne üzerine 120 defa bu ismi şerifi okuyup üfürüp yedirsin.Haliyle muti olur.
NOT: Pazar günü için 124 veya 24 kez okunmalı.
• Her kim bu şerefli ismi (duayı) çok okusa;
*Müşkül nesneler açılır.
*Bütün hayırlı işlerinde lütfüyle muamele eder,
*Ona herkes nezdinde makbüliyet ihsan eder ve
*Bu zikri yapanı tehlikelerden kurtarır.
*Şek şüphe gönülden gider.(vesveseler)
Allame Şeyh Muhammed et-Tunusi,er Ravzatü's sündüssiyye fi'l esmai'l-idrissiyyeti's Sühreverdiyye,sh:8,Şihabüddin es-Sühreverdi,Şerhu'lesmai'lerba'in,yazma nüsha,Ayasofya;3358,yazma bağışlar,no;2773 -BU DUA İDRİS ALEYHİSSELAMIN DUASIDIR,
ERBA'İN İDRİSİYYE-1.İSMİ ŞERİFİ
2.ikinci isim:
يا اله الآلهة الرفيع جلاله
Yâ ilâhel âlihetir rafîı celâlüh.
Bu ismin hassası sudur ki, bir kimse fakir ve hakir olup, halk arasında itibarı ve hürmeti olmazsa bu mübarek isimle meşgul olursa, onu günde on beş defa okur. Az zamanda kıymetli, değerli ve söz sahibi biri olur. Rızkı bollaşır. Onu gören herkes sever.Hayatının kalan kısmında bir daha fakir ve hakir olmaz. İnsanlar arasında heybetli olur ve onu gören herkes Allah’ın izni ve bu büyük ismin bereketi ile ona saygı duyarlar. Bu mücerreptir.Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah tealadır.
3.Üçüncü İsim:
.يا الله المحمود في كل فعاله
Ya Allâh ul Mahmûdu fî külli fiâlih.
Bu büyük ve mübarek ismin hassası budur ki, kim Cuma günü namaz vakti gusül eder, yeni elbiselerini giyer ve camiye gider,namazı bitirince bu mübarek ismi olduğu yerde ihlas ve sağlam bir itikatla 200 defa okursa; eğer aklından Allah’ın izni ile yerin kendisi için dürülmesi geçerse, Allah’ın izni ile bu gerçekleşir. Eğer bulut,yahut gök gürültüsü, veyahut simsek oluşturmak isterse, o da olur.Bu kimsenin, Müslüman kardeşlerine karsı kalbinde haset, kin ve nefret olmamalıdır. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
4.Dördüncü İsim:
Ya rahmâne külli sey’in ve Râhimeh
يا رحمن كل شيء وراحمه
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, bir adamın huyu kötü, öfkeli, kibirli ve gururlu olur; herkese eziyet eder, fiilleri kötü olur da bunları terk etmeye gücü yetmezse, bu mübarek ismi misk ve safranla yazar; kendi ismini ve anasının ismini beyaz bir ipek beze yazar ve olduğu temiz bir yere gömerse, üzerinden az zaman geçmeden huyu güzellesir; kötü fiilleri iyiye dönüsür.Eğer seni bir kimsenin sevmesini ve senden bir saat dahi ayrılmamasını dilersen, üç gün oruç tut ve bu mübarek ismi her gün beş yüz defa oku. Bu ismi okumayı bitirince, kapısı kıbleye bakan bir hamama git. Orada gusül et. Hamamdan çıkınca bu mübarek ismi sag elinin ayasına yaz. Seni sevmesini istedigin kimsenin karsısına dur. Sevdigin kimse seni gördügü zaman seni öyle sever ki sevginden ölecek hale gelir. Elini onun gögsüne vurdugu zaman, ask ve muhabbetten öleceginden korkar. Sevdigi ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
5.Besinci İsim:
Ya hayyu hîne lâ hayye fî deymûmiyyeti mülkihi ve bekiâh.
يا حَيُّ حينَ لا حَيُّ في دَيْمومَةِ مُلكِهِ وَبَقائِهِ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, bir insanda hastalık,zafiyet olur ve hastalıgı siddetlenir de doktorlar tedavisinden aciz kalırlar, ilaç ona tesir etmezse, bu mübarek ismi yeni bir kaba misk ve safranla yaz; yagmur suyunda erit ve hastaya içir. Bunu içinceAllah’ın izni ile sifa bulur. Eğer onu saglıklı iken içerse, hayatı boyunca bu ismin bereketi ile bir daha hasta olmaz. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
6.Altıncı İsim:
Yâ Kayyûmu felâ yefûtu sey’ün min ılmih.
يا قَيُّومُ فَلا يَفوتُ شَيْءٌ مِنْ عِلْمِهِ
Bu büyük ismin hassası sudur ki, bir adamın kalbi kör olur da aklında ilimden bir şey kalmaz ve her okudugunu unutursa,bu mübarek ismi her gün yirmi yedi defa okur. Onu sabah namazından sonra okumaya gayret eder. O zaman kalbi aydınlanır. Öyle ki çocuklugundan ihtiyarlıgına kadar isittigi her sey aklına gelir. Bir daha unutmaz. Gayb aleminden ona çok seylerkesf olur.Eğer bir kimsenin bir seyi kaybolursa, Pazartesi gününü tercih eder. Günes koç burcunda olduğu zaman bu mübarek ismi yüz yirmi defa o maksatla okur. O seyi ve yerini rüyasında görür. Eger onu bir kimse çalmışsa onu rüyasında görür. Eğer bunu baska bir sey için okursa, o da olur.Eğer onu bir kimse evinde okursa o evden hiçbir şey çalınmaz.O eve ebediyen hırsız girmez. O evde bela ve fitne görülmez.Allah’ın izni ile o evden hiçbir şey çalınmaz. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
7.Yedinci İsim:
Yâ Vâhidül bâki evvele külli şey’in ve âhirüh.
يا واحِدُ البَاقِي أوَّلَ كُلِّ شَيْءٍ وَآخِرَهُ
Bu mübarek büyük ismin hassası sudur ki, bir adam sevdavi mizaçlı olur, aklından hep kötü fikirler geçer, her an yaramaz şeyler düsünür ve zaman zaman kötü hayallere dalarsa,öyle ki beyninde arızalar görülürse, malından çok korkmaya baslar; uykusu kaçar ve kararı kalmazsa, bu mübarek ismi çok okudugu zaman ondan bütün bu hayaller ve baska şeyler gider.Eğer güçlü düsmanı varsa bu mübarek ismi elli defa okur.Düsmanı onu sevmeye baslar ve ona karsı kardesi gibi sefkatli davranır. Düsmanı onu yenemez. Ona büyü islemez Ona hiçbir kötü şey zarar veremez, insallah. Mücerreptir.
8.Sekizinci İsim:
Yâ dâimü bilâ fenâin ve lâ zevâlin limülkihi ve bekâih.
يا دائِمُ بِغَيْرِ فَناءٍ وَلا زَوالَ لِمُلْكِهِوَبَقائِهِ،
Serhi: Bu mübarek ismin de hassası sudur ki, eğer bir adam sebatsız olur, bütün islerinde batıl seylerle ugrasırsa, bunun eksiksiz şekilde abdest alması ve sebat-ı kadem niyeti ile iki rekat namaz kılması gerekir. Üç gün oruç tutar. Bu mübarek ismi üç yüz defa okur. Allah teala ona istedigi sebatı (dirençliligi) verir.Eğer o bir Sultan veya Emir veya benzer biri olur da o da isinde sebat isterse, bu mübarek ismi ramazan ayının yirmi yedinci gecesinde bir gümüs yüzügün kasına kazdırır. Yazıyı naksedenabdestli olur. O da bu yüzügü parmagından çıkarmaz. O zamansebatlı olur. Hiçbir düsmanı onu yenemez. Sevdiği ve razı oldugu seye muvaffak kılan Allah’tır
9.Dokuzuncu İsim:
Yâ samedü min gayri sibhin felâ sey’e kemislih.
يا صَمَدُ في غَيْرِ شَبيهٍ وَلا شَيْءَ كَمِثْلِهِ،
Bu mübarek ve büyük ismin hassası budur ki, bir insanda fasıklık ve günahkarlık olur da onu terk etmeye gücü yetmezse ,bu mübarek isimle dua eder. Dua metodu Müsteri gününü yani Persembe gününü tercih etmektir. Üç gün oruç tutar.Her gün bu mübarek ismi bin defa okur. Allah tela ona bütün fasıklık ve günahkarlıkları kötü gösterir. Bir daha aklına böyle seyler gelmez. Bunlardan hiç birine dönüp bakmaz. Bu günlerde hayvansal gıdalar yememelidir. Haram lokmadan kaçınmalıdır.Eğer karı koca arasında gece ve gündüz sebepsiz yere geçimsizlik olursa, bu mübarek ismi bir cam kaba yazar. İçine pınar veyahut kuyu suyu koyar. Onu karı kocaya içirir. Allah’ın izni ile bir daha dedikodu yapmazlar.Eğer bu mübarek ismi misk ve safranla ceylan derisine yazar,musambaya sarar, sonra onu bir bardaga kor ve onu kavga etmemeleri istenen kisilere içirirse, Allah’ın izni aralarında bir daha kavga olmaz. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
10.Onuncu isim:
Yâ Bârrü felâ sey’e küfvün yüdânihi vela imknâe li vasfih.
يا بارُّ فَلا شَيْءَ كُفْوُهُ وَلا مُدانِيَ لِوَصْفِهِ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, bir insan baska insanların agızlarını baglamak isterse, üç miskal kursun alır ve ondan bir levha yapar. Üzerine bu mübarek ismi kazır. Onu bir balıgın karnına kor ve onu ıslak bir yere gömer. Hasımlarının isimlerini o levhaya yazar. O zaman onların dilleri baglanır. Ne huzurunda ne de gıyabında onun hakkında bir şey konusmazlar.Düsmanları dost olur. Onun sözünden çıkmazlar.Eğer bu ismi okumaya kırk bir gün devam eder ve bin defa okursa, Allah ona o levhada isimleri yazılı olan kimseleri müsahhar eder ve ne ihtiyacı varsa hepsini görürler. Bu günlerde hayvansal gıda yememelidir. Yoksa helak olur. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
11.Onbirinci İsim:
Yâ kebîrü entellezî lâ tehtedil ukûlü li vasfi azametih.
يا كَبيرُ أنْتَ الَّذي لا تَهْتَدي القُلوبُ لِعَظَمَتِهِ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki sultan veya idareciler olsun, bu insana karsı kötü niyet tasırlar, hatta öldürmek isterlerse, bu isimle dua eder. Bunun yolu yedi gün oruç tutmaktır.Bu ismi her gün bin defa okur. O zaman düsmanlarını maglup eder. Ancak okumayı terk etmemek sartı ile. Eğer bunu her zamanokursa evinin hayrı ve bereketi artar.Eğer bir kimsenin üzerinde çok borç olur da bu mübarek ismi okumakla meşgul olursa, Allah teala ona borcunu ödeme imkanı verip, hesapsız rızık verir. Sevdigi ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
12.Onikinci İsim:
Yâ bârien nufûsi bilâ misâlin halâ min gayrih.
يا بارئ النفوس بلا مثال خلا من غيره.
Bu mübarek ismin hassası da budur ki, bir insan büyülenir yahut göz degerse, bu mübarek ismi yedi madenden yapılmıs bir levhanın üzerine kazır. O zaman büyüsü çözülür.Allah’ın izni ile sihri bozulur. Onda baras ve cüzam gibi ne hastalık varsa def olur.Eğer bu ismi daha çok okursa Allah ondan bütün hastalıkları def eder. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.On üçüncü isim:
13.Onüçüncü ismi şerif:
"Yâ zâkiyüt tâhirü min külliâ fetin bi kudsih."
يا زاكي الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ آفَةٍ بِقُدْسِهِ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, eger bunu tecrübeetmek istersen ;
Çarsamba günü gusül et. Yeni elbise giy. içindekimsenin olmadıgı bir evde otur.
Bu mübarek ismi "bin elli bir"(1051) defa oku.
Okuma günlerinde kalbinde fısk gibi kötü şeyler olmasın.
Okumayı bitirdiğin zaman için temiz olursa, içine temiz yedi ruh girer.
Bunların alameti üzerlerinde yeşil elbise olmasıdır.Başlarında müslümanların kullandığı gibi takkeleri gibi külahları olur.
Gelir karsında dururlar.Seninle konusmazlar. Sen de onlarla konuşma. Bu mübarek ismi okumakla meşgul ol ki seninle konuşsunlar.
Sana, ey Allah’ın kulu,ne gibi önemli bir ihtiyacın varsa, bu mübarek ismin hürmetine halledelim, derler.
Allah onların dileklerini derhal kabul eder.
Ey Allah’ın kulları, bu mübarek isme itaat ettiğiniz ve benim davet ve isteğimle geldiğiniz gibi bu ismin gücü sayesinde nerede olursam olayım bana yardım edin. Beni dost ve düşmanların Şerlerinden koruyun.Bir ihtiyacım olursa, Allah’ın izni ile onu yerine getirin.
Bu günlerde hayvansal bir şey yememelidir. Okumaya baslamadan önce için mevlamızın istediği şekilde temiz olmalı.
Yoksa helak olmandan korkulur. Dilin tutulur, konuşamazsın. Maksadına nail olamazsın.Bu ruhlardan sakınman lazımdır ki üzerine evham ve hayal çökmesin.
Ruhanilerden, onların atlılarından ve yayalarından korkma.
Onlar sana atlı asker seklinde gelirler.
Aranızda bir ilişki olur. Dostluk kurulur.
Davetine icabet ederler ve ihtiyacını görürlerse, onları tekrar çağır.
Davetine icabet ederler ve sana selam verirlerse, onları görünce ayaga kalk.
Onlara karsı mütevazı davran. Sana söz verirlerse derhal ayağa kalk;elini göğsünün üstüne koy ve, bana ikram ettiğiniz ve bana saygı gösterdiğiniz gibi Allah da size ikram etsin ve saygınızı artırsın,de.
Aramızda bir işaret olmalı ki sizi gerektiği zaman arayayım.
Onlar sana, ne zaman bir ihtiyacın olursa biz sana geliriz, derler.
Sen de ileri gider, benim maksadım ihtiyacım olduğu zaman davetime icabet etmenizdir, dersin.
Onlar daveti işittikleri zaman sana yumurta gibi beyaz bir hatem verirler.
Üzerinde yesil bir yazı olur. Onu al ve öp.Onu basına ve gözüne sür.
Bana bu mübarek hatemin hassasını öğretin, de.
Davet tamam olup da maksat hasıl olunca ona güzel kokular sür.
Bu hateme hayızlı ve cünüp kimseleri dokundurma.
Hatemin isi bitince onlara mütevazı davran ve onlara, hayır ve selametle yerlerinize dönün, de. ihtiyacım olursa sizi tekrar çağırırım, de.
Güzel koku sürmekten gafil olma. O zaman aranızda sürekli muhabbet olur.
Bir ihtiyacın olursa bu ismi birkaç kere oku,Allah’ın izni ile yanında peyda olurlar.
Ey bunları arzu eden kimse, her zaman abdestli olmaya çalış.
Çünkü bu mübarek isim çok faydalıdır.
Sevdigi ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
14.Ondördüncü İsim:
Yâ kâfiyel muvessiu li mâ halaka min atâyâ ve fadlih.
يا كافي الْمُوسِعُ لِما خَلَقَ مِنْ عَطايا فَضْلِهِ.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki bir insanın bir baska insana ihtiyacı olur da ihtiyacını görmez, geri durursa, aradan uzun zaman geçerse, bu mübarek ismi tabaklanmış bir ceylan derisine misk ve safranla yazar. Onu ihtiyacı olduğu kimsenin evinin esigine gömer. Tez zamanda ihtiyacı görülür. Allah teala lütfu ve keremi ile ona çok ihsanda bulunur. islerine bereket gelir. Öyle ki eline toprak alsa altın olur. Eger fakir veya hiçbir seyi olmayan bir muhtaç ise said bir gün seçer. Yani ayın kova burcunda olduğu günü gözler. Bu mübarek ismi bir hatai kagıda yazar. Onu musambaya sarar ve onu su içtiği bardağın veya tulumun içine atar. iyi bir zamanda bunu yapmalıdır ki Allah’ın izni ile hayır ve bereket görsün. O zaman çok nurlar ve Allah’ın islerinden acayip şeyler görür. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
15.Onbesinci isim:
Yâ nekıyyü min külli cevrin lem yerdahu ve lem yuhâlithufiâleh.
يا نَقِيُّ مِنْ كُلِّ جَوْرٍ لَمْ يَرْضَهُ وَلَمْ يُخالِطْهُ فِعالَهُ،
Bu mübarek ismin hassası budur ki bir insana bir zalim musallat olur da ondan kurtulamazsa, bu mübarek ismi çok okusun; öyle ki günde bin defa ve daha ziyade okusun. Bu ismi çok okumasının sebebi sudur ki buna ism-i azam denmiştir. Bu ismin bereketi ile o zalimin elinden kurtulur. Eğer hapiste de olsa kurtulur. Bu ismi sabah aksam okur. Allah ona selamet verir. Allah ona o kadar mal verir ki kimseye muhtaç olmaz.Bu ismi okuyan abdestli olmalıdır. İtikadı da sağlam olmalıdır.
16.Onaltıncı isim:
Yâ Hânnanu entellezî ve si'te külle sey’in rahmetehü ve ilmâ.
يا حَنّانُ أنْتَ الَّذي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ رَحْمَتُهُوعلما
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir insanın kalbi vedili baglanır da islerinde şaşar ve insanların gözünde hor olur ve hangi isle ugrasırsa bitiremez ve iyi bir sonuç alamazsa, bu mübarek dua ile kırk gün meşgul olmalıdır.Bunun yolu da sudur: Bu arada hayvansal gıda yememeli; sırık yağı ile pirinç yemeli ve çekirdeği çıkarılmış kara üzüm yemelidir.içine biraz misk atar. Çok yemez. Halkla beraber oturmaz. Halvete çekilir. Gece gündüz hep bu isimle meşgul olur. Kalbini ve ruhunu toplar. Allah’ın izni ile acayip şeylere görür.ilk haftada gayb aleminden alametler görür.
Alamet de yedi çeşittir: Birincisi, bir hafta ve daha çok geçer de gittikçe daha çok okursa, bütün alemi gözünün önünde görür. Hep sözü Allahla olmalı, kalbi sadık olmalı.ikincisi, sekizinci günde halvette iken ona ruhlardan iki sahıs gelir. Ona, bu duadan maksadın nedir, baska bir seyle meşgul ol.Bundan bir zararın olmaz, derler. Sakın bunlara cevap verme.Onlarla meşgul olma. Bu mübarek ismi açıktan oku. Bu ismi işitirlerse kaybolur giderler. Bunlardan korkma. Eğer korkarsan helak olursun.Üçüncü alamet, on üçüncü günde temiz bir ev hazırla, vakitleri bekle. Sana huma gibi yesil bir kus gelir. Tepene konar. Kötü sesi ile seni rahatsız eder. Sana kanadı ile vurur. Daha bu cinsten çok kus gelir. Bunlardan korkma. Açıktan okumaya devam et. Senin bu ismi okumaya devam ettiğini görürlerse, kalkar giderler.Onlardan korkma, kalbin saglam olsun.
Dördüncü alamet, on yedinci günde dua ile bu metotla mesgul olursa, halvette ikindiden sonra fakir kıyafetli insanlar görür.içlerinde yamalı elbise giymiş biri bulunur. Alameti genç olmasıdır.Sag yanagında büyük bir ben vardır. Hücrenin kapısından girdigi zaman selam verir. Ona ayaga kalkmalı ve selamını almalıdır. O şahıs yanında oturur. Sonra çok şey konuşur. Onunla meşgul olmamalı ve duadan geri kalmamalıdır. Onun kendisi ile mesgul olmadıgını görünce kalkar gider.Besinci alamet, yirmi yedinci günde yanından cin ve insan kim geçerse mutlaka içlerini bilir, okur ve tamamen kalplerindeki sırra vakıf olur. Bunun sartı Allah la olan bu sırrı saklamaktır. Dua tamam oluncaya kadar bu sırrı kimseye söylememektir.Altıncı alamet, yirmi sekizinci günde dörtgen bir hat çizer,hattın ortasına oturur. Bu mübarek ismi okumakla meşgul olur.Gece olunca yesil bir çıra yakar, içine büyük bir fitil kor. Çıraya yasemin ve kokulu zeytinyağı doldurur. Bunu yedi gece yapar. O zaman yedi veya dört nefis (ruh) gelir. Karşısına dururlar. Ona, eyAllah’ın kulu, kalk ve hattın dısına çık. Ne istersen yaparız. Eğer maksadın birine asık olmuşsan onu sana getiririz. Eğer bir düşmandan korkarsan onu helak ederiz. Eğer ilim istersen sana öğretiriz. Ne gibi mühim isin olursa hepsini yaparız, derler. Onlara cevap vermeli ve, ey Allah’ın kulları, basımdan gidin, benim sizinle isim yok demeli ve bu mübarek ismi okumaya devam etmeli. Ona ne zaman, hattın dısına çık derlerse, yerinden kalkmamalı ve sözlerine kulak asmamalıdır. Onlardan ne zaman böyle bir sey isitirse, kırk gün tamam oluncaya kadar bu mübarek ismi okumaya devam etmelidir. Kırk günün sonunda halvette çok şeyler görür.Çok kalabalık olur. Eğer gece ise meşaleler, kandiller, mumlar görür. Eger gündüz ise askerler görür. Her biri bir surette görünürler. Silahları ve binekleri birbirine uymaz. O kisi bu mübarek ismi okumaya devam etmeli, vaktine hazır olmalıdır. O bu halde iken büyük bir kalabalık görür. içlerinde sultan vardır.Sultan bir canavara binmiş, eline yılanı kamçı etmiştir. Etrafında çok adamı vardır. Ellerinde altın ve gümüs tabaklar vardır. Çeşitli mücevherler vardır.idaresi altında otuz bin ruh vardır. Bu mübarek ismin sahibi geldiği zaman selam verir. Ona ayaga kalkar, elini basının üzerine kor ve selamını kalbi ile alır. Bunun dışında bir şey konuşmaz. Bu ismi okumaya devam eder. Sonunda sultan ona, ey Allah’ın kulu, bu ism-i azamı okumaktan maksadın nedir? Ne gibi ihtiyaçların varsa hepsini görelim, der. Ona cevap ver ve de ki, ey ruhların sultanı, Allah senden yerden göğe kadar razı olsun.Benim muradım beni askerlerinin basına geçirmendir. Ne zaman bir ihtiyacım olursa onu görürler, bana yardım ederler. Onlardan ne istersem, Allah’ın izni ile yerine getirirler. Sen de, ey kral,gözümden bir saat kayıp olma, der. O zaman kral onun sözünü kabul eder. Onu askerin basına geçirir. Kral da askerler de ona itaat ederler. Bundan sonra çok acayip ve garip şeyler görür.Ruhlar bütün önemli islerde ona itaat ederler.insanlar ona muhtaç olurlar. Bu mübarek ismin serhi sayılamayacak kadar çoktur.Ancak biz kısa yoldan anlattık.
17.Onyedinci isim:
Yâ mennânü zül ihsâni kad amme küllel haliâka minhu.
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ كل الخَلائِقَ مِنْهُ،
Serhi: Bu mübarek ismin hassası sudur ki, bir insanın üzerinde çok borç olur ve ödeyemezse, bu mübarek ismi çok okudugu takdirde Allah teala ona ödeme kolaylığı ihsan eder ve ona kolay rızk kapıları açar. Az zamanda acayip şeyler görür. Halk arasında salah-ı hal ile meşhur olur. Onu kim görürse bu ismin bereketi ile ona tazim eder.Eğer bu ismi güneş koç burcunda iken bir kagıda yazar ve yanında tasırsa, bütün ömrü boyunca hiç kimseye muhtaç olmaz.Allah’ın kudreti ile hiç hasta olmaz. Sevdiği ve razı olduğu seyemuvaffak kılan Allah’tır.
18.Onsekizinci isim:
Yâ deyyânel ibâdi ve küllün yekûmu hâdıan li rahbetihi verahbetihi ve rağbetihi.
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِورغبته.
Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir kimsenin dünyalık malı olur da onu emin bir kimseye emanet etmek ister, hiyanet edeceginden korkarsa, bu mübarek ismi beyaz bir ipek parçasına misk ve safranla yazar. Emaneti basına kor ve onu hainlik edeceginden korktugu kimseye emanet eder.Eğer bu mübarek ismi Kabe topragı ile yazar ve bir kabre korsa, orada yatan ölü çürümez. Eğer bir kimsede baras vs. gibi hastalık olursa Allah korusun bu mübarek ismi yazar ve yanında tasırsa, Allah’ın izni ile o hastalık gider.Eğer bir insan yolculuga çıkmak ister de arkadasları kabul etmezlerse, bu mübarek ismi yazar ve onu kıbleye karsı olan bir duvarın deligine korsa, arkadasları ondan razı olurlar ve onu yanlarına alırlar. Ona mal verirler. Eğer yolda haramiler olur dakumaslarından korkarsa, bu mübarek ismi kumasının içine kor.Allah’ın izni ile ondan hiçbir şey alamazlar. Sartı da ceylan derisine misk ve safranla yazmaktır. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
19.Ondokuzuncu isim:
Yâ-hâlika men fis semâvâti vel ardı küllün ileyhi meâdeh.
يا خالق من في السموات والأرض وكل إليه معاده.
Bu mübarek ve büyük ismin hassası odur ki, bir adamı kaybolur da ondan haber alamaz ve nerede oldugunu bilmek isterse, bu mübarek ismi temiz bir niyetle beş bin defa okur. Allah tealanın adını tespih eder. ki rekat namaz kılar. Her rekattafatihayı bir defa, ihlas suresini on defa okur. Arkasından üç günoruç tutar. Bu mübarek ismi ceylan derisine yazar ve dösegininaltına kor. O gece rüyasında kayıp adamını görür. Belki de onabütün geçmisini anlatır ve Allah’ın izni ile yurduna döner.
20.Yirminci isim:
Yâ rahmenü ve rahîme külli sarîhin ve mekrûbin ve gıyâsehu ve meâzeh.
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, insan asık olur ve uykusu ve kararı kalmazsa, ona kavusmak için bir çare de bulamazsa, bu mübarek ismi misk ve safranla yazar. Kendi adını, anasının adını,sevdiginin adını ve anasının adını yazar. Akarsuya atarken de söyle dua eder: Allah’ım, falan kimse benden nefret ediyor. Sen benim ne murat ettigimi biliyorsun. Senden onun beni sevmesiniistiyorum. Öyle ki eti etime, kanı kanıma karıssın. O zaman onunsabır ve kararı kalmaz. Ayakları baglı olsa bile bagı kırar gelir.Maksadı hasıl olur. Kagıdı attıgı bahçenin meyvesi Allah’ın izni ileher sene daha çok olur.
21.Yirmibirinci isim:
Yâ tâmmu fela tesıfül elsünü külle künhi celâlihi ve mülkihi veizzih.
Bu mübarek ismin hassası odur ki, bu mübarek ismin duası ile mesgul olursa, acayip şeyler görür. Bunun yolu da sudur; Oniki gün oruç tutar, hayvansal bir şey yemez. Bu mübarek ismi iki binyirmi beş defa okur. O zaman kralların ve sultanların yanında saygın bir kisi olur. insanlar ona hürmet ederler. Bütün zor isleriAllah teala ona kolaylastırır. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah tealadır.
22.Yirmiikinci isim:
Ya mübdial bedai-ıa lem tebga fi insaiha avnen min halkıhi
Serhi: Bu mübarek ismini hassası sudur ki, bir insan bir ilim ögrenmek istese de ögrenemezse, bu mübarek ismi her sabah doksan dokuz defa okur. Allah da onun kalbine gayb kapısını açar.Hayatında hiçbir şey okumamıs olsa da böyle olur. Hangi ilimleugrasırsa Allah ona o ilmi okumayı kolaylastırır. Ona bir çokmarifetleri kesf eder. Allah’ın ve ulu isminin bereketi ile umduguna nail olur. Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılan Allah’tır.
23.Yirmiüçüncü isim:
Yâ allâmel guyûbi felâ yefûtu seyün min hıfzihi ve lâ yeûdüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu mübarek ismin duası ile meşgul olur ve bu ismi bin defa okursa, ona mutluluk ve nimet koşarak gelir. Halk arasında meşhur olur. Büyükbir zeka sahibi olur. Öyle ki ona dünyanın hesabını verseler,Allah’ın kudreti ile hiç karıstırmaz.Bu ismin sahibi hakikat ehli zahid abid zamanın essiz alimi ve benzeri olmayan sahip zaman Sihabüddin Maktul der ki: Bu ismi okuyan eger hiç yazı bilmese, ögrenir. Allah ona keskin bir zeka vezihin verir. Eğer bir kimse ona zarar vermek veyahut bir kötülük yapmak veyahut öldürmek isterse, Allah onun hilesini basına çevirir.
24.Yirmidördüncü isim:
Yâ halîmü zel inâti felâ yuâdiluhu seyün min halkıh.
Serhi: Bu mübarek ismin de hassası sudur ki, kim bunu ezberler ve bunu okumaya devam ederse, kimse onunla tartışamaz ve onu perişan edemez. Sözü dinlenir. Eğer sevdigi varda ondan nefret ediyorsa, bu mübarek ismi bin defa koklanan yahut yenen bir seye okur ve onu sevdigi kimseye verir. Onukokladıgı veyahut yedigi zaman askından deli olmasındankorkulur. Eğer yediremezse, bu mübarek ismi hatai bir kagıda yazar, sevdiginin ve anasının adını yazar, onu yüksekçe bir yere kor. Ona çok tesir eder ve Allah’ın izni ile kosarak yanına gelir.Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
25.Yirmibesinci isim:
Ya muîdü mâ efnâhu izâ berezel halâiku li da'vetihi minmehâfetih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir insanın durumu bozulur ve vatanından uzaklasır, malı gider ve bütün islerinde sasarsa, bu mübarek ismi ikindi namazından sonra üç yüz bir defa okur. Her vakit okumayı ganimet bilir. Az zamanda durumu düzelir ve ismin bereketi ile mutlu olur.Eğer ticaret yapmak isterse bu mübarek ismi okumaya devam eder, ticaretinde kazanır, çok mal sahibi olur ve bu mübarek ismin bereketi ile mutlu olur. Öyle ki malının hesabından aciz kalır. tibarıartar. Halk arasında adı duyulur. Aziz ve mükerrem olur.Bu isme en büyük san akdi denir. Bunu okuyan kimseninitikadı düzgün olmalı. Yoksa helakından korkulur: Sevdiği ve razı oldugu seye muvaffak kılan Allah’tır.
26.Yirmialtıncı isim:
Yâ hamîdül fe'âli zel menni alâ cemî-ı halkıhi bi lafzıh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim malının ve hizmetçilerinin çogalmasını ve herkesin kendine muhtaç olmasını ve Allah katında makbul olmasını isterse, bu mübarek ismi gece gündüz okumaya devam etsin, okumaktan usanmasın. Ne zamanokumayı bırakırsa helak olmasından, durumunun bozulmasındanve halkın nazarında hor görülmesinden korkulur. Bu isme sahibiric’at ismi adını vermiştir. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffakkılan Allah’tır.Yirmiyedinci isim:
27. Yirmiyedinci İsim
Yâ azîzül menîul gâlibü alâ cemîıl emrihi felâ seye yuâdilüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu mübarek ismi çok okur ve insanlardan sakınır ve yanında taşırsa, halk arasında itibar kazanır. Zelil de olmaz, fakir de olmaz. Kim fakir olur da bunu okumaya devam ederse, tez zamanda çok mal kazanır. Bunun yolu da bu günlerde hayvansal gıda almamaktır. Bunu okumagayirmi beş gün devam eder. Her gün üç bin iki yüz defa okur ve üzerine üfler. İnsanlara kötü konuşmaz. Kimseye karısmaz, çokkonusmaz. Sonunda Allah ona devlet ve saadet verir. Kalbininüzerindeki gaflet perdesini açar. Öyle ki acayip ve garaip seylergörür. Halkın içini okur. Yüzünde bu isim bereketi ile nurlar parlar.Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılan Allah’tır.
28. Yirmisekizinci isim:
Yâ kâhirü zel batsis sedîdi entellezî lâ yutâkun tikâmüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bu isim muhabbet ve düsmanlık içindir. Bunda muhabbet, baska şeyler ve baglama gibi üç yüz altmıs hassa vardır. Daha da uygun olmayanları kısa geçiyoruz. Yoksa serhi uzar.Bil ki bu isim gayet büyüktür. Yeri ve gögü, günesi ve ayı,yıldızları ve bütün mahlukatı ayakta tutan ism-i azam bundadır. Bu ismin Azrail’in iki yanı arasında yazılı olduğu söylenir. İnsanlar bu ismi tasıyanı gördükleri zaman ona saygı gösterirler.Bu ismin hassalarından biri de budur ki, dünyayı fitne kaplasa,sag sol askerlerle dolsa bu isimle dua eden kimsenin kalbi cesur,gönlü rahat olmalı. Sesini yükseltmeli ki baska sey duymasın.Duyarsa hemen döner, okumaya baslar. Bu mübarek ismi yetmisbir defa okur ve askerlere doğru üfler. Üfürürken de, bana karsı ellerinizi ve ayaklarınızı bagladım, der. Bunu her seferinde söyler.Allah’ın izni ile ona dokunamazlar. Savası bırakırlar. Elleri ve ayakları baglanır. Çogu zaman Allah’ın izni ile barıs yaparlar.Eger düsmanını yalnız Allah’ın bilecegi şekilde helak etmek istersen, bir hafta bu ismi okumakla meşgul ol; günde bin bir defa oku. Bunun da sartı buna çekilmeden önce on dört gün oruç tutmak ve hayvansal gıda yememektir. Eger bunu yaparsan düsmanın yedi gün sonra helak olur.Eger bir kimsenin seni sevip de senden ayrılmamasını istersen, bu mübarek ismi beyaz bir ipeğe misk ve safranla yaz.Sonra onu kıbleye karsı bir duvarın dibine göm. stedigin eline geçer.Eger sana karsı bir kimsenin dilini bağlamak istersen, bu ismi hatai bir kağıda yaz ve onu kulağının içine koy. O zaman okimsenin sana karsı dili baglanır.Bunda daha birçok sırlar, acayip ve garaib hassalar vardır. Bizbunları kısaca anlattık. Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılanAllah’tır.
29. Yirmidokuzuncu isim:
Yâ karîbül mütelâî fevka külli seyin uluvvür tifâih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir insan bir sahsabir emanet bıraksa, o da inkar edip geri vermese, bu kimse bu ismi okumakla meşgul olur. Önce üç gün oruç tutar, arkasından hain kisiye döner. Bir selamla üç rekat namaz kılar. Her rekatta fatihayıbir defa, kadir suresini üç defa okur. Namazı bitirince bu mübarekismi yüz yirmi beş defa okur. Dilegini Allah’tan ister. Her seferinde duadan sonra söyle der: Allah’ım, ya Rabbi, bu ism-i azamın hürmetine falancanın kalbine bana karsı merhamet koyda emanetimi geri versin. O zaman Allah teala onun kalbini ona karsıyumusatır. Emanetini zorluk çıkarmadan geri verir. Eğer bunu okumaya devam ederse, Allah c.c. onun bütün ihtiyaçlarını acilen görür.
30. Otuzuncu isim:
Yâ müzille külli cebbârin anîdin bikahri azîzi sultânih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, kim insanlar tarafından tanınmak, ikram ve izzetlerini görmek isterse, bu mübarek ismin duası ile mesgul olmalıdır. Duanın yolu da her gün mümkün olduğu kadar çok okuyup ayda yüz bine çıkarmaya gayret etmelidir. O zaman hangi taraftan olursa olsun, bütün isteklerine nail olur.Bu mübarek isimde çok acayipler vardır. Bu ismi okumakla mesgul olanlar bunu bilir. Bunu haram seylerde kullanmamalıdır.Bunu seraitin sınırı içinde kullanmalıdır. Yoksa, Allah korusun,Allah’ın gazabına ugrar.
17.Onyedinci isim:
Yâ mennânü zül ihsâni kad amme küllel haliâka minhu.
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ كل الخَلائِقَ مِنْهُ،
Serhi: Bu mübarek ismin hassası sudur ki, bir insanın üzerinde çok borç olur ve ödeyemezse, bu mübarek ismi çok okudugu takdirde Allah teala ona ödeme kolaylığı ihsan eder ve ona kolay rızk kapıları açar. Az zamanda acayip şeyler görür. Halk arasında salah-ı hal ile meşhur olur. Onu kim görürse bu ismin bereketi ile ona tazim eder.Eğer bu ismi güneş koç burcunda iken bir kagıda yazar ve yanında tasırsa, bütün ömrü boyunca hiç kimseye muhtaç olmaz.Allah’ın kudreti ile hiç hasta olmaz. Sevdiği ve razı olduğu seyemuvaffak kılan Allah’tır.
18.Onsekizinci isim:
Yâ deyyânel ibâdi ve küllün yekûmu hâdıan li rahbetihi verahbetihi ve rağbetihi.
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِورغبته.
Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir kimsenin dünyalık malı olur da onu emin bir kimseye emanet etmek ister, hiyanet edeceginden korkarsa, bu mübarek ismi beyaz bir ipek parçasına misk ve safranla yazar. Emaneti basına kor ve onu hainlik edeceginden korktugu kimseye emanet eder.Eğer bu mübarek ismi Kabe topragı ile yazar ve bir kabre korsa, orada yatan ölü çürümez. Eğer bir kimsede baras vs. gibi hastalık olursa Allah korusun bu mübarek ismi yazar ve yanında tasırsa, Allah’ın izni ile o hastalık gider.Eğer bir insan yolculuga çıkmak ister de arkadasları kabul etmezlerse, bu mübarek ismi yazar ve onu kıbleye karsı olan bir duvarın deligine korsa, arkadasları ondan razı olurlar ve onu yanlarına alırlar. Ona mal verirler. Eğer yolda haramiler olur dakumaslarından korkarsa, bu mübarek ismi kumasının içine kor.Allah’ın izni ile ondan hiçbir şey alamazlar. Sartı da ceylan derisine misk ve safranla yazmaktır. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
19.Ondokuzuncu isim:
Yâ-hâlika men fis semâvâti vel ardı küllün ileyhi meâdeh.
يا خالق من في السموات والأرض وكل إليه معاده.
Bu mübarek ve büyük ismin hassası odur ki, bir adamı kaybolur da ondan haber alamaz ve nerede oldugunu bilmek isterse, bu mübarek ismi temiz bir niyetle beş bin defa okur. Allah tealanın adını tespih eder. ki rekat namaz kılar. Her rekattafatihayı bir defa, ihlas suresini on defa okur. Arkasından üç günoruç tutar. Bu mübarek ismi ceylan derisine yazar ve dösegininaltına kor. O gece rüyasında kayıp adamını görür. Belki de onabütün geçmisini anlatır ve Allah’ın izni ile yurduna döner.
20.Yirminci isim:
Yâ rahmenü ve rahîme külli sarîhin ve mekrûbin ve gıyâsehu ve meâzeh.
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
Bu mübarek ismin hassası sudur ki, insan asık olur ve uykusu ve kararı kalmazsa, ona kavusmak için bir çare de bulamazsa, bu mübarek ismi misk ve safranla yazar. Kendi adını, anasının adını,sevdiginin adını ve anasının adını yazar. Akarsuya atarken de söyle dua eder: Allah’ım, falan kimse benden nefret ediyor. Sen benim ne murat ettigimi biliyorsun. Senden onun beni sevmesiniistiyorum. Öyle ki eti etime, kanı kanıma karıssın. O zaman onunsabır ve kararı kalmaz. Ayakları baglı olsa bile bagı kırar gelir.Maksadı hasıl olur. Kagıdı attıgı bahçenin meyvesi Allah’ın izni ileher sene daha çok olur.
21.Yirmibirinci isim:
Yâ tâmmu fela tesıfül elsünü külle künhi celâlihi ve mülkihi veizzih.
Bu mübarek ismin hassası odur ki, bu mübarek ismin duası ile mesgul olursa, acayip şeyler görür. Bunun yolu da sudur; Oniki gün oruç tutar, hayvansal bir şey yemez. Bu mübarek ismi iki binyirmi beş defa okur. O zaman kralların ve sultanların yanında saygın bir kisi olur. insanlar ona hürmet ederler. Bütün zor isleriAllah teala ona kolaylastırır. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah tealadır.
22.Yirmiikinci isim:
Ya mübdial bedai-ıa lem tebga fi insaiha avnen min halkıhi
Serhi: Bu mübarek ismini hassası sudur ki, bir insan bir ilim ögrenmek istese de ögrenemezse, bu mübarek ismi her sabah doksan dokuz defa okur. Allah da onun kalbine gayb kapısını açar.Hayatında hiçbir şey okumamıs olsa da böyle olur. Hangi ilimleugrasırsa Allah ona o ilmi okumayı kolaylastırır. Ona bir çokmarifetleri kesf eder. Allah’ın ve ulu isminin bereketi ile umduguna nail olur. Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılan Allah’tır.
23.Yirmiüçüncü isim:
Yâ allâmel guyûbi felâ yefûtu seyün min hıfzihi ve lâ yeûdüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu mübarek ismin duası ile meşgul olur ve bu ismi bin defa okursa, ona mutluluk ve nimet koşarak gelir. Halk arasında meşhur olur. Büyükbir zeka sahibi olur. Öyle ki ona dünyanın hesabını verseler,Allah’ın kudreti ile hiç karıstırmaz.Bu ismin sahibi hakikat ehli zahid abid zamanın essiz alimi ve benzeri olmayan sahip zaman Sihabüddin Maktul der ki: Bu ismi okuyan eger hiç yazı bilmese, ögrenir. Allah ona keskin bir zeka vezihin verir. Eğer bir kimse ona zarar vermek veyahut bir kötülük yapmak veyahut öldürmek isterse, Allah onun hilesini basına çevirir.
24.Yirmidördüncü isim:
Yâ halîmü zel inâti felâ yuâdiluhu seyün min halkıh.
Serhi: Bu mübarek ismin de hassası sudur ki, kim bunu ezberler ve bunu okumaya devam ederse, kimse onunla tartışamaz ve onu perişan edemez. Sözü dinlenir. Eğer sevdigi varda ondan nefret ediyorsa, bu mübarek ismi bin defa koklanan yahut yenen bir seye okur ve onu sevdigi kimseye verir. Onukokladıgı veyahut yedigi zaman askından deli olmasındankorkulur. Eğer yediremezse, bu mübarek ismi hatai bir kagıda yazar, sevdiginin ve anasının adını yazar, onu yüksekçe bir yere kor. Ona çok tesir eder ve Allah’ın izni ile kosarak yanına gelir.Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffak kılan Allah’tır.
25.Yirmibesinci isim:
Ya muîdü mâ efnâhu izâ berezel halâiku li da'vetihi minmehâfetih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir insanın durumu bozulur ve vatanından uzaklasır, malı gider ve bütün islerinde sasarsa, bu mübarek ismi ikindi namazından sonra üç yüz bir defa okur. Her vakit okumayı ganimet bilir. Az zamanda durumu düzelir ve ismin bereketi ile mutlu olur.Eğer ticaret yapmak isterse bu mübarek ismi okumaya devam eder, ticaretinde kazanır, çok mal sahibi olur ve bu mübarek ismin bereketi ile mutlu olur. Öyle ki malının hesabından aciz kalır. tibarıartar. Halk arasında adı duyulur. Aziz ve mükerrem olur.Bu isme en büyük san akdi denir. Bunu okuyan kimseninitikadı düzgün olmalı. Yoksa helakından korkulur: Sevdiği ve razı oldugu seye muvaffak kılan Allah’tır.
26.Yirmialtıncı isim:
Yâ hamîdül fe'âli zel menni alâ cemî-ı halkıhi bi lafzıh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim malının ve hizmetçilerinin çogalmasını ve herkesin kendine muhtaç olmasını ve Allah katında makbul olmasını isterse, bu mübarek ismi gece gündüz okumaya devam etsin, okumaktan usanmasın. Ne zamanokumayı bırakırsa helak olmasından, durumunun bozulmasındanve halkın nazarında hor görülmesinden korkulur. Bu isme sahibiric’at ismi adını vermiştir. Sevdiği ve razı olduğu seye muvaffakkılan Allah’tır.Yirmiyedinci isim:
27. Yirmiyedinci İsim
Yâ azîzül menîul gâlibü alâ cemîıl emrihi felâ seye yuâdilüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu mübarek ismi çok okur ve insanlardan sakınır ve yanında taşırsa, halk arasında itibar kazanır. Zelil de olmaz, fakir de olmaz. Kim fakir olur da bunu okumaya devam ederse, tez zamanda çok mal kazanır. Bunun yolu da bu günlerde hayvansal gıda almamaktır. Bunu okumagayirmi beş gün devam eder. Her gün üç bin iki yüz defa okur ve üzerine üfler. İnsanlara kötü konuşmaz. Kimseye karısmaz, çokkonusmaz. Sonunda Allah ona devlet ve saadet verir. Kalbininüzerindeki gaflet perdesini açar. Öyle ki acayip ve garaip seylergörür. Halkın içini okur. Yüzünde bu isim bereketi ile nurlar parlar.Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılan Allah’tır.
28. Yirmisekizinci isim:
Yâ kâhirü zel batsis sedîdi entellezî lâ yutâkun tikâmüh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bu isim muhabbet ve düsmanlık içindir. Bunda muhabbet, baska şeyler ve baglama gibi üç yüz altmıs hassa vardır. Daha da uygun olmayanları kısa geçiyoruz. Yoksa serhi uzar.Bil ki bu isim gayet büyüktür. Yeri ve gögü, günesi ve ayı,yıldızları ve bütün mahlukatı ayakta tutan ism-i azam bundadır. Bu ismin Azrail’in iki yanı arasında yazılı olduğu söylenir. İnsanlar bu ismi tasıyanı gördükleri zaman ona saygı gösterirler.Bu ismin hassalarından biri de budur ki, dünyayı fitne kaplasa,sag sol askerlerle dolsa bu isimle dua eden kimsenin kalbi cesur,gönlü rahat olmalı. Sesini yükseltmeli ki baska sey duymasın.Duyarsa hemen döner, okumaya baslar. Bu mübarek ismi yetmisbir defa okur ve askerlere doğru üfler. Üfürürken de, bana karsı ellerinizi ve ayaklarınızı bagladım, der. Bunu her seferinde söyler.Allah’ın izni ile ona dokunamazlar. Savası bırakırlar. Elleri ve ayakları baglanır. Çogu zaman Allah’ın izni ile barıs yaparlar.Eger düsmanını yalnız Allah’ın bilecegi şekilde helak etmek istersen, bir hafta bu ismi okumakla meşgul ol; günde bin bir defa oku. Bunun da sartı buna çekilmeden önce on dört gün oruç tutmak ve hayvansal gıda yememektir. Eger bunu yaparsan düsmanın yedi gün sonra helak olur.Eger bir kimsenin seni sevip de senden ayrılmamasını istersen, bu mübarek ismi beyaz bir ipeğe misk ve safranla yaz.Sonra onu kıbleye karsı bir duvarın dibine göm. stedigin eline geçer.Eger sana karsı bir kimsenin dilini bağlamak istersen, bu ismi hatai bir kağıda yaz ve onu kulağının içine koy. O zaman okimsenin sana karsı dili baglanır.Bunda daha birçok sırlar, acayip ve garaib hassalar vardır. Bizbunları kısaca anlattık. Sevdiği ve razı olduğu şeye muvaffak kılanAllah’tır.
29. Yirmidokuzuncu isim:
Yâ karîbül mütelâî fevka külli seyin uluvvür tifâih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir insan bir sahsabir emanet bıraksa, o da inkar edip geri vermese, bu kimse bu ismi okumakla meşgul olur. Önce üç gün oruç tutar, arkasından hain kisiye döner. Bir selamla üç rekat namaz kılar. Her rekatta fatihayıbir defa, kadir suresini üç defa okur. Namazı bitirince bu mübarekismi yüz yirmi beş defa okur. Dilegini Allah’tan ister. Her seferinde duadan sonra söyle der: Allah’ım, ya Rabbi, bu ism-i azamın hürmetine falancanın kalbine bana karsı merhamet koyda emanetimi geri versin. O zaman Allah teala onun kalbini ona karsıyumusatır. Emanetini zorluk çıkarmadan geri verir. Eğer bunu okumaya devam ederse, Allah c.c. onun bütün ihtiyaçlarını acilen görür.
30. Otuzuncu isim:
Yâ müzille külli cebbârin anîdin bikahri azîzi sultânih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, kim insanlar tarafından tanınmak, ikram ve izzetlerini görmek isterse, bu mübarek ismin duası ile mesgul olmalıdır. Duanın yolu da her gün mümkün olduğu kadar çok okuyup ayda yüz bine çıkarmaya gayret etmelidir. O zaman hangi taraftan olursa olsun, bütün isteklerine nail olur.Bu mübarek isimde çok acayipler vardır. Bu ismi okumakla mesgul olanlar bunu bilir. Bunu haram seylerde kullanmamalıdır.Bunu seraitin sınırı içinde kullanmalıdır. Yoksa, Allah korusun,Allah’ın gazabına ugrar.
31. Otuzbirinci isim:
Yâ nûra külli seyin ve hüdâhu entellezî felakaz zulumâti nûruh.
Serhi: Bu ismin hassası odur ki, bir insanın isi dügümlenir,durumu iyi gitmez, yahut erkek olsun kadın olsun evlenmek isterse, Seyh söyle demistir: Kara kuzu kalbi alır, bu mübarek ismi kalbin üzerine yüz defa okur. Yüksek kaliteli hatai kagıdına yazar ve onu kalbin içine kor, onu herhangi bir mescidin esiğine gömer.Çok şeyler görülür ve Allah’tan çok kapılar açılır. Evlenir, insanlaronunla evlilik bagı kurmak isterler. Bütün bunlar bu mübarek isminbereketi iledir. Bunu iyi ögren, insaallah muvaffak olursan.
32. Otuzikinci isim:
Yâ âliyüs sâmihu fevka külli seyin uluvvur tifâih.
Serhi: Bir kimse bir sahsın emri altında olur da derecesini yükseltmek isterse, Pazar günü gusül etsin. ikamet ettigi sehrin ve memleketin dışına çıksın. Genis ve temiz bir yer bulsun. Bu ism-iazamı derecesinin yükselmesi için bin yedi yüz kere okusun. Allahteala hiç kuskusuz onun derecesini birkaç gün içinde yükseltir.Dua usulü de yedi gün arka arkaya oruç tutar. Kalbinde hiç kötülük olmaz. Elbisesi gayet temiz olur. Ancak helal lokma yer.Maksadı hasıl oluncaya kadar buna devam eder.
33. Otuzüçüncü isim:
Yâ kuddûsut tâhiru min külli sûin felâ sey’e yuâzuhu mincemîı halkıhi bi lafzih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse bunu okumaya devam ederse, aradıgını bulur. Ancak yukarıda geçen sartları yerine getirmeli ve kalbi temiz ve saf olmalı. O zaman Allahteala ona birçok seyi kesf eder. Abdestini tam almalı. Yoksa helak olmasından korkulur. Tevfik Allah’tandır.
34. Otuzdördüncü isim:
Yâ mübdiel berâyâ ve müîdihâ ba'de fenâihâ bi kudretih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir insan hasta olurda hastalıgı siddetlenir, doktorlar tedavisinden aciz kalırlarsa, eger bu ismi gücü yettigi kadar çok okur ve her okudukça hastaya üflerse, Allah’ın izni ile hastalıgı gider.Eger bir insanı öldürmeye karar verirler de buna bir çare bulamazsa, bu mübarek ismi abdest alıp iki rekat namaz kıldıktan sonra kırk defa okusun. Allah’ın izni ile kesinkes halas olur ve kurtulur.
35. Otuzbesinci isim:
Yâ celîlül mütekebbirü alâ külli seyin vel adlü emrühü vessıdku va'düh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse dünya ve ahrette bütün islerinin kolay olmasını isterse, bu mübarek isim ile mesgul olsun. Herhangi bir ihtiyacı olursa Allah’ın izni ile görülür ve temkin bulur. Dua usulü de söyledir: Kırk gün halvete çekilir. Buhalvet dagda olsun ki sağlam olsun. Bu günlerde kimse ile konusmaz. Hayvansal gıda yemez. İtikadı sağlam olmalı, helal lokma yemeli ve haramdan sakınmalıdır. Bu mübarek ismi gücü yettigi kadar çok okur. Bir kesif olursa bunu kimseye söylemez.Çünkü insanlara muhtaç olmaz. Bu ismin bereketi ile çok acayip ve garip şeyler görür.
36. Otuzaltıncı isim:
Yâ mahmûdü felâ teblugul evhâmü külle künhi senâihi ve mecdih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu dua ile meşgul olursa insanlar tarafından sevilir, isleri begenilir. İnsanlar ona tesekkür ederler. Sözleri ve isleri her tarafta meşhur olur. İnsanlar onu görmeyi arzularlar. İnsanlar Allah’ın izni ile onun ilminden istifade ederler.
37. Otuzyedinci isim:
Yâ kerîmel afvi zel adli entellezî mele-e külle seyin adleh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir insanın günahı kumların sayısından, denizlerin damlalarından çok olsa da bu mübarek ismi okumakla meşgul olsa, buna temiz niyetle devam etse, Allah onun günahlarını bagıslar. ster ki günahları daglar kadar ve agaçların sayısı kadar olsun.Eger sultan veya bir baskası bir kimseye kızarsa, onun yanına gittigi zaman yüzüne karsı bu ismi okusun ve üzerine üflesen. Onu sevmege baslar, ona ikram eder, Allah’ın izni ile ihtiyacını görür.Eğer bu ismi bir kefene yazarsa, ölü cesaretlenir; münker nekir meleklerine doğru cevaplar verir. Bu ism-i azamın bereketi ile ona cennetten bir kapı açılır.
38. Otuzsekizinci isim:
Yâ azîmü zes senâil fâhiri vel izzi vel mecdi vel kibriyâ-i felâyezillü izzühu
Serhi: Bu mübarek ismin de hassası budur ki, bir kimsenin sultana yahut hakimlere, emirlere, vezirlere, devlet büyüklerine ihtiyacı olsa da, onlardan dünyalık veya baska bir şey istese, bu mübarek ismi çok okumalıdır. Eğer bunu okumaya devam ederse, istegi tez zamanda hasıl olur. Ona hürmet ederler. Allah’ın izni ile çok malı ve bol nimeti olur.
39. Otuzdokuzuncu isim:
Yâ karîbül mücîbül müdânî dûne külli seyin kurbeh.
Serhi: Bu ismin hassası sudur ki, kim bu isimle meşgul olursa,kalbi temiz olur. Bunu okurken hayvansal gıdalar yememelidir ki temiz ruhlarla ünsiyet etsin ve ona sırlar açılsın, istedigi her sey müyesser olsun, kalbinden ve dilinden hikmet pınarları fıskırsın,acayip ve garaib şeyler görsün. Sevdiği ve begendigi seyleremuvaffak kılan Allah’tır.
40. Kırkıncı isim:
Yâ acîbes sanâyiı felâ tentıkul elsünü bi külli âlâihi ve senâihiyâ gıyâsî inde külli kürbetin ve mücîbî ınde külli da'vetin vemezâî ınde külli siddetin ve yâ recâî hîne tenkatıu hîletî.
Seri: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse isi hususunda darda kalsa ve kimse ona yardım edemese, bir zalimin elinde tutsak olsa, kapılar yüzüne kapansa, bu mübarek ismi doksan dokuz defa okur. O zaman içinde bulundugu sıkıntıdan kurtulur.Kalplerinde ona karsı merhamet duyarlar.Bu mübarek ismin serhi sayılamayacak kadar çoktur. Biz kısa kestik. Bu mübarek ismi okumaya devam ederse, Allah’ın izni ile çok acayip ve garip şeyler görür.
---------------------------------------------------------------
الأربعون الإدريسية
للشيخ شهاب الدين عمر السهروردي
بسم الله الرحمن الرحيم
سبحانك لا اله إلا أنت يا رب كل شيءووارثه ورازقه وراحمه.يا اله الآلهة الرفيع جلاله.يا الله المحمود في كل فعاله يا رحمن كل شيء وراحمه.يا حي حين لا حي في ديمومية ملكه وبقائه يا قيوم فلا يفوته شيء من علمه ولا يؤده حفظه.يا واحد الباقي أول كل شيء وآخره يا دائم فلا فناء ولا زوال لملكه وبقائه.يا صمد من غير شبه فلا شيء كمثله يا بار فلا شيء كفؤه يدانيه ولا إمكان لوصفه.يا كبير أنت الله الذي لا تهتدي العقول لوصف عظمته يا بارئ النفوس بلا مثال خلا من غيره.يا زاكي الطاهر من كل آفة بقدسه يا كافي الموسع لما خلق من عطايا فضله.يا نقيا من كل جور لم يرضه ولم يخالطه فعاله.يا حنان أنت الذي وسعت كل شيء رحمة وعلما يا منان ذا الإحسان قد عم كل الخلائق منه.يا ديان العباد كل يقوم خاضعا لرهبته ورغبته يا خالق من في السموات والأرض وكل إليه معاده.يا رحيم كل صريخ ومكروب وغياثه ومعاذه يا تام فلا تصف الألسن كل جلاله وملكه وعزه.يا مبدع البدائع لم يبغ في إنشائها عونا من خلقه يا علام الغيوب فلا يفوت شيء من حفظه.يا حليم ذا الأناة فلا يعادله شيء من خلقه يا معيد ما أفناه إذا برز الخلائق لدعوته من مخافته.يا حميد الفعال ذا المن على جميع خلقه بلطفه يا عزيز المنيع الغالب على جميع أمره فلا شيء يعادله.يا قاهر ذا البطش الشديد أنت الذي لا يطاق انتقامه.يا قريب المتعالي فوق كل شيء علو ارتفاعه يا مذل كل جبار عنيد بقهر عزيز سلطانه.يا نور كل شيء وهداه أنت الذي فلق الظلمات نوره يا عالي الشامخ فوق كل شيء علو ارتفاعه.يا قدوس الطاهر من كل سوء فلا شيء يعادله من جميع خلقه يا مبدئ البرايا ومعيدها بعد فنائها بقدرته.يا جليل المتكبر على كل شيء فالعدل أمره والصدق وعده يا محمود فلا تبلغ الأوهام كل ثنائه ومجده.يا كريم العفو ذا العدل أنت الذي ملأ كل شيء عدله.يا عظيم ذا الثناء الفاخر والعز والمجد والكبرياء فلا يذل عزه.يا قريب المجيب الداني دون كل شيء قربه.يا عجيب الصنائع فلا تنطق الألسن بكل آلائه وثنائه ونعمائه.يا غياثي عند كل كربة ومجيبي عند كل دعوة، ومعاذي عند كل شدة ويا رجائي حين تنقطع حيلتي.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
سُبْحانَكَ لا إلَهَ إلاّ أنتَ
يا رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَوارِثَهُ
ووارثه ورازقه وراحمه
يا إلَهَ الآلِهَةِ الرَّفيعُ جَلالُهُ،
يا اَللهُ المَحْمودُ في كُلِّ فِعالِهِ،
يا رَحْمنَ كُلِّ شَيْءٍ وَراحِمَهُ،
يا حَيُّ حينَ لا حَيُّ في دَيْمومَةِ مُلكِهِ وَبَقائِهِ،
يا قَيُّومُ فَلا يَفوتُ شَيْءٌ مِنْ عِلْمِهِ وَلا يَؤودُهُ،
يا واحِدُ البَاقِي أوَّلَ كُلِّ شَيْءٍ وَآخِرَهُ.
يا دائِمُ بِغَيْرِ فَناءٍ وَلا زَوالَ لِمُلْكِهِ،
يا صَمَدُ في غَيْرِ شَبيهٍ وَلا شَيْءَ كَمِثْلِهِ،
يا بارُّ فَلا شَيْءَ كُفْوُهُ وَلا مُدانِيَ لِوَصْفِهِ،
يا كَبيرُ أنْتَ الَّذي لا تَهْتَدي القُلوبُ لِعَظَمَتِهِ،
يا بارِئُ الْمُنْشَيْءَ بِلا مِثالٍ خَلا مِنْ غَيْرِهِ،
يا زاكي الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ آفَةٍ بِقُدْسِهِ،
يا كافي الْمُوسِعُ لِما خَلَقَ مِنْ عَطايا فَضْلِهِ.
يا نَقِيُّ مِنْ كُلِّ جَوْرٍ لَمْ يَرْضَهُ وَلَمْ يُخالِطْهُ فِعالَهُ،
يا حَنّانُ أنْتَ الَّذي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ رَحْمَتُهُ،
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ الخَلائِقَ مِنْهُ،
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِ.
يا خالِقَ مَنْ في السَّمواتِ وَالأرَضينَ فَكُلٌّ إلَيْهِ مَعادُهُ،
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
يا بارُّ فَلا تَصِفُ الألْسُنُ كُنْهَ جَلالِ مُلْكِهِ وَعِزِّهِ،
وَيا مُبْدِئَ البَرايا لَمْ يَبْغِ في إنْشائِها أعْواناً مِنْ خَلقِهِ،
يا عَلاَّمَ الغُيوبِ فلا يَؤوُدُهُ مِنْ شَيْءٍ حِفْظُهُ.
يا مُعيداً ما أفْناهُ إذا بَرَزَ الخَلائِقُ لِدَعْوَتِهِ مِنْ مَخافَتِهِ،
يا حَليمُ ذا الأناةِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ مِنْ خَلْقِهِ،
يا مَحْمودَ الفِعالِ ذا الْمَنِّ عَلى جَميعِ خَلْقِهِ بِلُطْفِهِ،
يا عَزيزُ الْمَنِيعُ الْغالِبُ عَلى أمْرِهِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قاهِرُ ذا الْبَطْشِ الشَّديدِ أنْتَ الَّذي لا يُطاقُ انْتِقامُهُ.
يا مُتَعالي القَريبُ في عُلُوِّ ارْتِفاعِ دُنُوِّهِ،
يا جَبّارُ الْمُذَلِّلَ كُلِّ شَيْءٍ بِقَهْرِ عَزيزِ سُلْطانِهِ،
يا نورَ كُلِّ شَيْءٍ أنْتَ الَّذي فَلَقَ الظُّلُماتِ نورُهُ،
يا قُدّوسُ الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ شَيْءٍ وَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قَريبُ الْمُجيبُ الْمُتَداني دونَ كُلِّ شَيْءٍ قُرْبَهُ،
يا عالي الشّامِخُ في السَّماءِ فَوقَ كُلِّ شَيْءٍ عُلُوُّ ارْتِفاعِهِ،
يا بَديعَ البَدائِعِ وَمُعيدَها بَعْدَ فَنائِها بِقُدْرَتِهِ.
يا جَليلُ الْمُتَكَبِّرُ عَلى كُلِّ شَيْءٍ،
فَالْعَدْلُ أمْرُهُ وَالصِّدْقُ وَعْدُهُ،
يا مَجيدُ فَلا يَبْلُغُ الأوْهامُ كُلَّ ثَنائِهِ وَمَجْدِهِ،
يا كَريمَ الْعَفْوِ وَالْعَدْلِ،
أنْتَ الَّذي مَلأَ كُلَّ شَيْءٍ عَدْلُهُ،
يا عَظِيمُ ذا الثَّناءِ الفاخِرِ وَالْعِزِّ وَالْكِبْرِياءِ فَلا يُذَلُّ عِزُّهُ،
يا عَجِيبُ لا تَنْطِقُ الألْسُنُ بِكُلِّ آلائِهِ وَثَنائِهِ.
أسْألُكَ يا مُعْتَمَدي عِنْدَ كُلِّ كُرْبَةٍ،
وَغِياثي عِنْدَ كُلِّ شِدَّةٍ،
بِهذِهِ الأسْماءِ أماناً مِنْ عُقوباتِ الدُّنْيا وَالآخِرَةِ،
وَأسْألُكَ أنْ تَصْرِفَ عَنّي بِهِنَّ كُلَّ سوءٍ وَمَخوفٍ وَمَحْذورٍ،
وَتَصْرِفَ عَنّي أبْصارَ الظَّلَمَةِ الْمُريدينَ بِيَ السّوءَ الَّذي نَهَيْتَ عَنْهُ
وَأنْ تَصْرِفَ قُلوبَهُمْ مِنْ شَرِّ ما يُضْمِرونَ إلى خَيْرِ ما لا يَمْلِكونَ،
وَلا يَمْلِكُهُ غَيْرُكَ يا كَريمُ.
اللّهُمَّ لا تَكِلْني إلى نَفْسي فَأعْجَزُ عَنْها،
وَلا إلى النّاسِ فَيَرْفُضوني،
وَلا تُخَيِّبْني وَأنا أرْجوكَ
وَلا تُعَذِّبْني وَأنا أدْعُوكَ،
اللّهُمَّ إنّي أدْعُوكَ كَما أمَرْتَني،
فَأجِبْنِي كَما وَعَدْتَني،
اللّهُمَّ اجْعَلْ خَيْرَ عُمْري ما وَلِيَ أجَلي.
اللّهُمَّ لا تُغَيِّرْ جَسِدي،
وَلا تُرْسِلْ حَظّي،
وَلا تَسُؤ صَديقي،
أعوذُ بِكَ مِنْ سَقَمٍ مُصْرِعٍ،
وَفَقْرٍ مُقْرِعٍ،
وَمِنَ الذُّلِّ وَبِئْسَ الْخِلِّ،
اللّهُمَّ سَلِّ قَلْبي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ لا أتَزَوَّدُهُ إلَيْكَ،
Yâ nûra külli seyin ve hüdâhu entellezî felakaz zulumâti nûruh.
Serhi: Bu ismin hassası odur ki, bir insanın isi dügümlenir,durumu iyi gitmez, yahut erkek olsun kadın olsun evlenmek isterse, Seyh söyle demistir: Kara kuzu kalbi alır, bu mübarek ismi kalbin üzerine yüz defa okur. Yüksek kaliteli hatai kagıdına yazar ve onu kalbin içine kor, onu herhangi bir mescidin esiğine gömer.Çok şeyler görülür ve Allah’tan çok kapılar açılır. Evlenir, insanlaronunla evlilik bagı kurmak isterler. Bütün bunlar bu mübarek isminbereketi iledir. Bunu iyi ögren, insaallah muvaffak olursan.
32. Otuzikinci isim:
Yâ âliyüs sâmihu fevka külli seyin uluvvur tifâih.
Serhi: Bir kimse bir sahsın emri altında olur da derecesini yükseltmek isterse, Pazar günü gusül etsin. ikamet ettigi sehrin ve memleketin dışına çıksın. Genis ve temiz bir yer bulsun. Bu ism-iazamı derecesinin yükselmesi için bin yedi yüz kere okusun. Allahteala hiç kuskusuz onun derecesini birkaç gün içinde yükseltir.Dua usulü de yedi gün arka arkaya oruç tutar. Kalbinde hiç kötülük olmaz. Elbisesi gayet temiz olur. Ancak helal lokma yer.Maksadı hasıl oluncaya kadar buna devam eder.
33. Otuzüçüncü isim:
Yâ kuddûsut tâhiru min külli sûin felâ sey’e yuâzuhu mincemîı halkıhi bi lafzih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse bunu okumaya devam ederse, aradıgını bulur. Ancak yukarıda geçen sartları yerine getirmeli ve kalbi temiz ve saf olmalı. O zaman Allahteala ona birçok seyi kesf eder. Abdestini tam almalı. Yoksa helak olmasından korkulur. Tevfik Allah’tandır.
34. Otuzdördüncü isim:
Yâ mübdiel berâyâ ve müîdihâ ba'de fenâihâ bi kudretih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, bir insan hasta olurda hastalıgı siddetlenir, doktorlar tedavisinden aciz kalırlarsa, eger bu ismi gücü yettigi kadar çok okur ve her okudukça hastaya üflerse, Allah’ın izni ile hastalıgı gider.Eger bir insanı öldürmeye karar verirler de buna bir çare bulamazsa, bu mübarek ismi abdest alıp iki rekat namaz kıldıktan sonra kırk defa okusun. Allah’ın izni ile kesinkes halas olur ve kurtulur.
35. Otuzbesinci isim:
Yâ celîlül mütekebbirü alâ külli seyin vel adlü emrühü vessıdku va'düh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse dünya ve ahrette bütün islerinin kolay olmasını isterse, bu mübarek isim ile mesgul olsun. Herhangi bir ihtiyacı olursa Allah’ın izni ile görülür ve temkin bulur. Dua usulü de söyledir: Kırk gün halvete çekilir. Buhalvet dagda olsun ki sağlam olsun. Bu günlerde kimse ile konusmaz. Hayvansal gıda yemez. İtikadı sağlam olmalı, helal lokma yemeli ve haramdan sakınmalıdır. Bu mübarek ismi gücü yettigi kadar çok okur. Bir kesif olursa bunu kimseye söylemez.Çünkü insanlara muhtaç olmaz. Bu ismin bereketi ile çok acayip ve garip şeyler görür.
36. Otuzaltıncı isim:
Yâ mahmûdü felâ teblugul evhâmü külle künhi senâihi ve mecdih.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası odur ki, kim bu dua ile meşgul olursa insanlar tarafından sevilir, isleri begenilir. İnsanlar ona tesekkür ederler. Sözleri ve isleri her tarafta meşhur olur. İnsanlar onu görmeyi arzularlar. İnsanlar Allah’ın izni ile onun ilminden istifade ederler.
37. Otuzyedinci isim:
Yâ kerîmel afvi zel adli entellezî mele-e külle seyin adleh.
Serhi: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir insanın günahı kumların sayısından, denizlerin damlalarından çok olsa da bu mübarek ismi okumakla meşgul olsa, buna temiz niyetle devam etse, Allah onun günahlarını bagıslar. ster ki günahları daglar kadar ve agaçların sayısı kadar olsun.Eger sultan veya bir baskası bir kimseye kızarsa, onun yanına gittigi zaman yüzüne karsı bu ismi okusun ve üzerine üflesen. Onu sevmege baslar, ona ikram eder, Allah’ın izni ile ihtiyacını görür.Eğer bu ismi bir kefene yazarsa, ölü cesaretlenir; münker nekir meleklerine doğru cevaplar verir. Bu ism-i azamın bereketi ile ona cennetten bir kapı açılır.
38. Otuzsekizinci isim:
Yâ azîmü zes senâil fâhiri vel izzi vel mecdi vel kibriyâ-i felâyezillü izzühu
Serhi: Bu mübarek ismin de hassası budur ki, bir kimsenin sultana yahut hakimlere, emirlere, vezirlere, devlet büyüklerine ihtiyacı olsa da, onlardan dünyalık veya baska bir şey istese, bu mübarek ismi çok okumalıdır. Eğer bunu okumaya devam ederse, istegi tez zamanda hasıl olur. Ona hürmet ederler. Allah’ın izni ile çok malı ve bol nimeti olur.
39. Otuzdokuzuncu isim:
Yâ karîbül mücîbül müdânî dûne külli seyin kurbeh.
Serhi: Bu ismin hassası sudur ki, kim bu isimle meşgul olursa,kalbi temiz olur. Bunu okurken hayvansal gıdalar yememelidir ki temiz ruhlarla ünsiyet etsin ve ona sırlar açılsın, istedigi her sey müyesser olsun, kalbinden ve dilinden hikmet pınarları fıskırsın,acayip ve garaib şeyler görsün. Sevdiği ve begendigi seyleremuvaffak kılan Allah’tır.
40. Kırkıncı isim:
Yâ acîbes sanâyiı felâ tentıkul elsünü bi külli âlâihi ve senâihiyâ gıyâsî inde külli kürbetin ve mücîbî ınde külli da'vetin vemezâî ınde külli siddetin ve yâ recâî hîne tenkatıu hîletî.
Seri: Bu mübarek ismin hassası budur ki, bir kimse isi hususunda darda kalsa ve kimse ona yardım edemese, bir zalimin elinde tutsak olsa, kapılar yüzüne kapansa, bu mübarek ismi doksan dokuz defa okur. O zaman içinde bulundugu sıkıntıdan kurtulur.Kalplerinde ona karsı merhamet duyarlar.Bu mübarek ismin serhi sayılamayacak kadar çoktur. Biz kısa kestik. Bu mübarek ismi okumaya devam ederse, Allah’ın izni ile çok acayip ve garip şeyler görür.
---------------------------------------------------------------
الأربعون الإدريسية
للشيخ شهاب الدين عمر السهروردي
بسم الله الرحمن الرحيم
سبحانك لا اله إلا أنت يا رب كل شيءووارثه ورازقه وراحمه.يا اله الآلهة الرفيع جلاله.يا الله المحمود في كل فعاله يا رحمن كل شيء وراحمه.يا حي حين لا حي في ديمومية ملكه وبقائه يا قيوم فلا يفوته شيء من علمه ولا يؤده حفظه.يا واحد الباقي أول كل شيء وآخره يا دائم فلا فناء ولا زوال لملكه وبقائه.يا صمد من غير شبه فلا شيء كمثله يا بار فلا شيء كفؤه يدانيه ولا إمكان لوصفه.يا كبير أنت الله الذي لا تهتدي العقول لوصف عظمته يا بارئ النفوس بلا مثال خلا من غيره.يا زاكي الطاهر من كل آفة بقدسه يا كافي الموسع لما خلق من عطايا فضله.يا نقيا من كل جور لم يرضه ولم يخالطه فعاله.يا حنان أنت الذي وسعت كل شيء رحمة وعلما يا منان ذا الإحسان قد عم كل الخلائق منه.يا ديان العباد كل يقوم خاضعا لرهبته ورغبته يا خالق من في السموات والأرض وكل إليه معاده.يا رحيم كل صريخ ومكروب وغياثه ومعاذه يا تام فلا تصف الألسن كل جلاله وملكه وعزه.يا مبدع البدائع لم يبغ في إنشائها عونا من خلقه يا علام الغيوب فلا يفوت شيء من حفظه.يا حليم ذا الأناة فلا يعادله شيء من خلقه يا معيد ما أفناه إذا برز الخلائق لدعوته من مخافته.يا حميد الفعال ذا المن على جميع خلقه بلطفه يا عزيز المنيع الغالب على جميع أمره فلا شيء يعادله.يا قاهر ذا البطش الشديد أنت الذي لا يطاق انتقامه.يا قريب المتعالي فوق كل شيء علو ارتفاعه يا مذل كل جبار عنيد بقهر عزيز سلطانه.يا نور كل شيء وهداه أنت الذي فلق الظلمات نوره يا عالي الشامخ فوق كل شيء علو ارتفاعه.يا قدوس الطاهر من كل سوء فلا شيء يعادله من جميع خلقه يا مبدئ البرايا ومعيدها بعد فنائها بقدرته.يا جليل المتكبر على كل شيء فالعدل أمره والصدق وعده يا محمود فلا تبلغ الأوهام كل ثنائه ومجده.يا كريم العفو ذا العدل أنت الذي ملأ كل شيء عدله.يا عظيم ذا الثناء الفاخر والعز والمجد والكبرياء فلا يذل عزه.يا قريب المجيب الداني دون كل شيء قربه.يا عجيب الصنائع فلا تنطق الألسن بكل آلائه وثنائه ونعمائه.يا غياثي عند كل كربة ومجيبي عند كل دعوة، ومعاذي عند كل شدة ويا رجائي حين تنقطع حيلتي.
--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
سُبْحانَكَ لا إلَهَ إلاّ أنتَ
يا رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَوارِثَهُ
ووارثه ورازقه وراحمه
يا إلَهَ الآلِهَةِ الرَّفيعُ جَلالُهُ،
يا اَللهُ المَحْمودُ في كُلِّ فِعالِهِ،
يا رَحْمنَ كُلِّ شَيْءٍ وَراحِمَهُ،
يا حَيُّ حينَ لا حَيُّ في دَيْمومَةِ مُلكِهِ وَبَقائِهِ،
يا قَيُّومُ فَلا يَفوتُ شَيْءٌ مِنْ عِلْمِهِ وَلا يَؤودُهُ،
يا واحِدُ البَاقِي أوَّلَ كُلِّ شَيْءٍ وَآخِرَهُ.
يا دائِمُ بِغَيْرِ فَناءٍ وَلا زَوالَ لِمُلْكِهِ،
يا صَمَدُ في غَيْرِ شَبيهٍ وَلا شَيْءَ كَمِثْلِهِ،
يا بارُّ فَلا شَيْءَ كُفْوُهُ وَلا مُدانِيَ لِوَصْفِهِ،
يا كَبيرُ أنْتَ الَّذي لا تَهْتَدي القُلوبُ لِعَظَمَتِهِ،
يا بارِئُ الْمُنْشَيْءَ بِلا مِثالٍ خَلا مِنْ غَيْرِهِ،
يا زاكي الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ آفَةٍ بِقُدْسِهِ،
يا كافي الْمُوسِعُ لِما خَلَقَ مِنْ عَطايا فَضْلِهِ.
يا نَقِيُّ مِنْ كُلِّ جَوْرٍ لَمْ يَرْضَهُ وَلَمْ يُخالِطْهُ فِعالَهُ،
يا حَنّانُ أنْتَ الَّذي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ رَحْمَتُهُ،
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ الخَلائِقَ مِنْهُ،
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِ.
يا خالِقَ مَنْ في السَّمواتِ وَالأرَضينَ فَكُلٌّ إلَيْهِ مَعادُهُ،
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
يا بارُّ فَلا تَصِفُ الألْسُنُ كُنْهَ جَلالِ مُلْكِهِ وَعِزِّهِ،
وَيا مُبْدِئَ البَرايا لَمْ يَبْغِ في إنْشائِها أعْواناً مِنْ خَلقِهِ،
يا عَلاَّمَ الغُيوبِ فلا يَؤوُدُهُ مِنْ شَيْءٍ حِفْظُهُ.
يا مُعيداً ما أفْناهُ إذا بَرَزَ الخَلائِقُ لِدَعْوَتِهِ مِنْ مَخافَتِهِ،
يا حَليمُ ذا الأناةِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ مِنْ خَلْقِهِ،
يا مَحْمودَ الفِعالِ ذا الْمَنِّ عَلى جَميعِ خَلْقِهِ بِلُطْفِهِ،
يا عَزيزُ الْمَنِيعُ الْغالِبُ عَلى أمْرِهِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قاهِرُ ذا الْبَطْشِ الشَّديدِ أنْتَ الَّذي لا يُطاقُ انْتِقامُهُ.
يا مُتَعالي القَريبُ في عُلُوِّ ارْتِفاعِ دُنُوِّهِ،
يا جَبّارُ الْمُذَلِّلَ كُلِّ شَيْءٍ بِقَهْرِ عَزيزِ سُلْطانِهِ،
يا نورَ كُلِّ شَيْءٍ أنْتَ الَّذي فَلَقَ الظُّلُماتِ نورُهُ،
يا قُدّوسُ الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ شَيْءٍ وَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قَريبُ الْمُجيبُ الْمُتَداني دونَ كُلِّ شَيْءٍ قُرْبَهُ،
يا عالي الشّامِخُ في السَّماءِ فَوقَ كُلِّ شَيْءٍ عُلُوُّ ارْتِفاعِهِ،
يا بَديعَ البَدائِعِ وَمُعيدَها بَعْدَ فَنائِها بِقُدْرَتِهِ.
يا جَليلُ الْمُتَكَبِّرُ عَلى كُلِّ شَيْءٍ،
فَالْعَدْلُ أمْرُهُ وَالصِّدْقُ وَعْدُهُ،
يا مَجيدُ فَلا يَبْلُغُ الأوْهامُ كُلَّ ثَنائِهِ وَمَجْدِهِ،
يا كَريمَ الْعَفْوِ وَالْعَدْلِ،
أنْتَ الَّذي مَلأَ كُلَّ شَيْءٍ عَدْلُهُ،
يا عَظِيمُ ذا الثَّناءِ الفاخِرِ وَالْعِزِّ وَالْكِبْرِياءِ فَلا يُذَلُّ عِزُّهُ،
يا عَجِيبُ لا تَنْطِقُ الألْسُنُ بِكُلِّ آلائِهِ وَثَنائِهِ.
أسْألُكَ يا مُعْتَمَدي عِنْدَ كُلِّ كُرْبَةٍ،
وَغِياثي عِنْدَ كُلِّ شِدَّةٍ،
بِهذِهِ الأسْماءِ أماناً مِنْ عُقوباتِ الدُّنْيا وَالآخِرَةِ،
وَأسْألُكَ أنْ تَصْرِفَ عَنّي بِهِنَّ كُلَّ سوءٍ وَمَخوفٍ وَمَحْذورٍ،
وَتَصْرِفَ عَنّي أبْصارَ الظَّلَمَةِ الْمُريدينَ بِيَ السّوءَ الَّذي نَهَيْتَ عَنْهُ
وَأنْ تَصْرِفَ قُلوبَهُمْ مِنْ شَرِّ ما يُضْمِرونَ إلى خَيْرِ ما لا يَمْلِكونَ،
وَلا يَمْلِكُهُ غَيْرُكَ يا كَريمُ.
اللّهُمَّ لا تَكِلْني إلى نَفْسي فَأعْجَزُ عَنْها،
وَلا إلى النّاسِ فَيَرْفُضوني،
وَلا تُخَيِّبْني وَأنا أرْجوكَ
وَلا تُعَذِّبْني وَأنا أدْعُوكَ،
اللّهُمَّ إنّي أدْعُوكَ كَما أمَرْتَني،
فَأجِبْنِي كَما وَعَدْتَني،
اللّهُمَّ اجْعَلْ خَيْرَ عُمْري ما وَلِيَ أجَلي.
اللّهُمَّ لا تُغَيِّرْ جَسِدي،
وَلا تُرْسِلْ حَظّي،
وَلا تَسُؤ صَديقي،
أعوذُ بِكَ مِنْ سَقَمٍ مُصْرِعٍ،
وَفَقْرٍ مُقْرِعٍ،
وَمِنَ الذُّلِّ وَبِئْسَ الْخِلِّ،
اللّهُمَّ سَلِّ قَلْبي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ لا أتَزَوَّدُهُ إلَيْكَ،
وَلا أنْتَفِعُ بِهِ يَوْمَ ألْقاكَ،
مِنْ حَلالٍ أوْ حَرامٍ،
ثُمَّ أعْطِني قُوَّةً عَلَيْهِ وَعِزّاً وَقَناعَةً وَمَقْتاً لَهُ وَرِضاكَ فِيهِ،
يا أرْحَمَ الرّاحِمينَ.
اللّهُمَّ لكَ الْحَمْدُ عَلى عَطاياكَ الْجَزيلَةِ،
وَلَكَ الْحَمْدُ عَلى مِنَنِكَ الْمُتَواتِرَةِ
ثُمَّ أعْطِني قُوَّةً عَلَيْهِ وَعِزّاً وَقَناعَةً وَمَقْتاً لَهُ وَرِضاكَ فِيهِ،
يا أرْحَمَ الرّاحِمينَ.
اللّهُمَّ لكَ الْحَمْدُ عَلى عَطاياكَ الْجَزيلَةِ،
وَلَكَ الْحَمْدُ عَلى مِنَنِكَ الْمُتَواتِرَةِ
الَّتي بِها دافَعْتَ عَنّي مَكارِهَ الأُمورِ،
وَبِها آتَيْتَني مَواهِبَ السُّرورِ،
مَعَ تَماديِّ في الغَفْلَةِ،
وَما بَقِيَ فِيَّ مِنَ الْقَسْوَةِ،
فَلَمْ يَمْنَعْكَ ذلِكَ مِنْ فِعْلي أنْ عَفَوْتَ عَنّي،
وَسَتَرْتَ ذلِكَ عَلَيَّ
وَسَوَّغْتَني ما في يَدي مِنْ نِعَمِكَ،
وَتابَعْتَ عَلَيَّ مِنْ إحْسانِكَ،
وَبِها آتَيْتَني مَواهِبَ السُّرورِ،
مَعَ تَماديِّ في الغَفْلَةِ،
وَما بَقِيَ فِيَّ مِنَ الْقَسْوَةِ،
فَلَمْ يَمْنَعْكَ ذلِكَ مِنْ فِعْلي أنْ عَفَوْتَ عَنّي،
وَسَتَرْتَ ذلِكَ عَلَيَّ
وَسَوَّغْتَني ما في يَدي مِنْ نِعَمِكَ،
وَتابَعْتَ عَلَيَّ مِنْ إحْسانِكَ،
وَصَفَحْتَ لي عَنْ قَبيحِ ما أفْضَيْتَ بِهِ إلَيْكَ،
وَانْتَهَكْتَهُ مِنْ مَعاصيكَ.
وَانْتَهَكْتَهُ مِنْ مَعاصيكَ.
اللّهُمَّ إنّي أسْألُكَ بِكُلِّ اسْمٍ هُوَ لَكَ
يَحِقُّ عَلَيْكَ فيهِ إجابَةَ الدُّعاءِ إذا دُعيتَ بِهِ،
وَأسْألُكَ بِكُلِّ ذي حَقٍّ عَلَيْكَ،
يَحِقُّ عَلَيْكَ فيهِ إجابَةَ الدُّعاءِ إذا دُعيتَ بِهِ،
وَأسْألُكَ بِكُلِّ ذي حَقٍّ عَلَيْكَ،
وَبِحَقِّكَ عَلى جَمِيعِ مَنْ هُوَ دُونَكَ،
أنْ تُصَلِّيَ عَلى مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَرَسُولِكَ وَعَلى آلِهِ،
وَمَنْ أرادَني بِسوءٍ فَخُذْ بِسَمْعِهِ وَبَصَرِهِ
وَمِنْ بَيْنَ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِِهِ
أنْ تُصَلِّيَ عَلى مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَرَسُولِكَ وَعَلى آلِهِ،
وَمَنْ أرادَني بِسوءٍ فَخُذْ بِسَمْعِهِ وَبَصَرِهِ
وَمِنْ بَيْنَ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِِهِ
وَعَنْ يَمينِهِ وَعَنْ شِمالِهِ
وَامْنَعْهُ مِنّي بِحَوْلِكَ وَقُوَّتِكَ.
يا مَنْ لَيْسَ مَعَهُ رَبٌّ يُدْعى،
وَيا مَنْ لَيْسَ فَوْقَهُ خالِقٌ يُخْشى،
وَيا مَنْ لَيْسَ دونَهُ إلَهٌ يُتَّقى
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ وَزيرٌ يُؤْتى،
وَامْنَعْهُ مِنّي بِحَوْلِكَ وَقُوَّتِكَ.
يا مَنْ لَيْسَ مَعَهُ رَبٌّ يُدْعى،
وَيا مَنْ لَيْسَ فَوْقَهُ خالِقٌ يُخْشى،
وَيا مَنْ لَيْسَ دونَهُ إلَهٌ يُتَّقى
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ وَزيرٌ يُؤْتى،
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ حاجِبٌ يُرْشى،
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ بَوّابٌ يُنادى،
وَيا مَنْ لا يَزْدادُ عَلى كَثْرَةِ العَطاءِ إلاَّ كَرَماً وَجُوداً،
وَعَلى تَتابُعِ الذُّنوبِ إلاَّ مَغْفِرَةً وَعَفْواً،
صَلِّ عَلى مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ
وَافْعَلْ بي ما أنْتَ أهْلُهُ،
وَلا تَفْعَلْ بي ما أنا أهْلُهُ،
فَإنَّك أهْلُ التَّقْوى وَأهْلُ الْمَغْفِرَةِ.
سُبْحانَكَ لا إلَهَ إلاّ أنتَ
يا رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَوارِثَهُ
يا إلَهَ الآلِهَةِ الرَّفيعُ جَلالُهُ،
يا اَللهُ المَحْمودُ في كُلِّ فِعالِهِ،
يا رَحْمنَ كُلِّ شَيْءٍ وَراحِمَهُ،
يا حَيُّ حينَ لا حَيُّ في دَيْمومَةِ مُلكِهِ وَبَقائِهِ،
يا قَيُّومُ فَلا يَفوتُ شَيْءٌ مِنْ عِلْمِهِ وَلا يَؤودُهُ،
يا واحِدُ البَاقِي أوَّلَ كُلِّ شَيْءٍ وَآخِرَهُ.
صَلِّ عَلى مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ
وَافْعَلْ بي ما أنْتَ أهْلُهُ،
وَلا تَفْعَلْ بي ما أنا أهْلُهُ،
فَإنَّك أهْلُ التَّقْوى وَأهْلُ الْمَغْفِرَةِ.
سُبْحانَكَ لا إلَهَ إلاّ أنتَ
يا رَبَّ كُلِّ شَيْءٍ وَوارِثَهُ
يا إلَهَ الآلِهَةِ الرَّفيعُ جَلالُهُ،
يا اَللهُ المَحْمودُ في كُلِّ فِعالِهِ،
يا رَحْمنَ كُلِّ شَيْءٍ وَراحِمَهُ،
يا حَيُّ حينَ لا حَيُّ في دَيْمومَةِ مُلكِهِ وَبَقائِهِ،
يا قَيُّومُ فَلا يَفوتُ شَيْءٌ مِنْ عِلْمِهِ وَلا يَؤودُهُ،
يا واحِدُ البَاقِي أوَّلَ كُلِّ شَيْءٍ وَآخِرَهُ.
يا دائِمُ بِغَيْرِ فَناءٍ وَلا زَوالَ لِمُلْكِهِ،
يا صَمَدُ في غَيْرِ شَبيهٍ وَلا شَيْءَ كَمِثْلِهِ،
يا بارُّ فَلا شَيْءَ كُفْوُهُ وَلا مُدانِيَ لِوَصْفِهِ،
يا كَبيرُ أنْتَ الَّذي لا تَهْتَدي القُلوبُ لِعَظَمَتِهِ،
يا بارِئُ الْمُنْشَيْءَ بِلا مِثالٍ خَلا مِنْ غَيْرِهِ،
يا زاكي الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ آفَةٍ بِقُدْسِهِ،
يا كافي الْمُوسِعُ لِما خَلَقَ مِنْ عَطايا فَضْلِهِ.
يا نَقِيُّ مِنْ كُلِّ جَوْرٍ لَمْ يَرْضَهُ وَلَمْ يُخالِطْهُ فِعالَهُ،
يا حَنّانُ أنْتَ الَّذي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ رَحْمَتُهُ،
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ الخَلائِقَ مِنْهُ،
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِ.
يا خالِقَ مَنْ في السَّمواتِ وَالأرَضينَ فَكُلٌّ إلَيْهِ مَعادُهُ،
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
يا بارُّ فَلا تَصِفُ الألْسُنُ كُنْهَ جَلالِ مُلْكِهِ وَعِزِّهِ،
وَيا مُبْدِئَ البَرايا لَمْ يَبْغِ في إنْشائِها أعْواناً مِنْ خَلقِهِ،
يا عَلاَّمَ الغُيوبِ فلا يَؤوُدُهُ مِنْ شَيْءٍ حِفْظُهُ.
يا صَمَدُ في غَيْرِ شَبيهٍ وَلا شَيْءَ كَمِثْلِهِ،
يا بارُّ فَلا شَيْءَ كُفْوُهُ وَلا مُدانِيَ لِوَصْفِهِ،
يا كَبيرُ أنْتَ الَّذي لا تَهْتَدي القُلوبُ لِعَظَمَتِهِ،
يا بارِئُ الْمُنْشَيْءَ بِلا مِثالٍ خَلا مِنْ غَيْرِهِ،
يا زاكي الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ آفَةٍ بِقُدْسِهِ،
يا كافي الْمُوسِعُ لِما خَلَقَ مِنْ عَطايا فَضْلِهِ.
يا نَقِيُّ مِنْ كُلِّ جَوْرٍ لَمْ يَرْضَهُ وَلَمْ يُخالِطْهُ فِعالَهُ،
يا حَنّانُ أنْتَ الَّذي وَسِعَتْ كُلَّ شَيْءٍ رَحْمَتُهُ،
يا مَنّانُ ذا الإحْسانِ قَدْ عَمَّ الخَلائِقَ مِنْهُ،
يا دَيّانَ العِبادِ فَكُلٌّ يَقومُ خاضِعاً لِرَهْبَتِهِ.
يا خالِقَ مَنْ في السَّمواتِ وَالأرَضينَ فَكُلٌّ إلَيْهِ مَعادُهُ،
يا رَحْمانُ وَراحِمَ كُلِّ صَريخٍ وَمَكْروبٍ وَغِياثَهُ وَمَعاذَهُ،
يا بارُّ فَلا تَصِفُ الألْسُنُ كُنْهَ جَلالِ مُلْكِهِ وَعِزِّهِ،
وَيا مُبْدِئَ البَرايا لَمْ يَبْغِ في إنْشائِها أعْواناً مِنْ خَلقِهِ،
يا عَلاَّمَ الغُيوبِ فلا يَؤوُدُهُ مِنْ شَيْءٍ حِفْظُهُ.
يا مُعيداً ما أفْناهُ إذا بَرَزَ الخَلائِقُ لِدَعْوَتِهِ مِنْ مَخافَتِهِ،
يا حَليمُ ذا الأناةِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ مِنْ خَلْقِهِ،
يا مَحْمودَ الفِعالِ ذا الْمَنِّ عَلى جَميعِ خَلْقِهِ بِلُطْفِهِ،
يا عَزيزُ الْمَنِيعُ الْغالِبُ عَلى أمْرِهِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قاهِرُ ذا الْبَطْشِ الشَّديدِ أنْتَ الَّذي لا يُطاقُ انْتِقامُهُ.
يا مُتَعالي القَريبُ في عُلُوِّ ارْتِفاعِ دُنُوِّهِ،
يا جَبّارُ الْمُذَلِّلَ كُلِّ شَيْءٍ بِقَهْرِ عَزيزِ سُلْطانِهِ،
يا نورَ كُلِّ شَيْءٍ أنْتَ الَّذي فَلَقَ الظُّلُماتِ نورُهُ،
يا قُدّوسُ الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ شَيْءٍ وَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قَريبُ الْمُجيبُ الْمُتَداني دونَ كُلِّ شَيْءٍ قُرْبَهُ،
يا عالي الشّامِخُ في السَّماءِ فَوقَ كُلِّ شَيْءٍ عُلُوُّ ارْتِفاعِهِ،
يا بَديعَ البَدائِعِ وَمُعيدَها بَعْدَ فَنائِها بِقُدْرَتِهِ.
يا جَليلُ الْمُتَكَبِّرُ عَلى كُلِّ شَيْءٍ،
فَالْعَدْلُ أمْرُهُ وَالصِّدْقُ وَعْدُهُ،
يا مَجيدُ فَلا يَبْلُغُ الأوْهامُ كُلَّ ثَنائِهِ وَمَجْدِهِ،
يا كَريمَ الْعَفْوِ وَالْعَدْلِ،
أنْتَ الَّذي مَلأَ كُلَّ شَيْءٍ عَدْلُهُ،
يا عَظِيمُ ذا الثَّناءِ الفاخِرِ وَالْعِزِّ وَالْكِبْرِياءِ فَلا يُذَلُّ عِزُّهُ،
يا عَجِيبُ لا تَنْطِقُ الألْسُنُ بِكُلِّ آلائِهِ وَثَنائِهِ.
أسْألُكَ يا مُعْتَمَدي عِنْدَ كُلِّ كُرْبَةٍ،
وَغِياثي عِنْدَ كُلِّ شِدَّةٍ،
بِهذِهِ الأسْماءِ أماناً مِنْ عُقوباتِ الدُّنْيا وَالآخِرَةِ،
وَأسْألُكَ أنْ تَصْرِفَ عَنّي بِهِنَّ كُلَّ سوءٍ وَمَخوفٍ وَمَحْذورٍ،
وَتَصْرِفَ عَنّي أبْصارَ الظَّلَمَةِ الْمُريدينَ بِيَ السّوءَ الَّذي نَهَيْتَ عَنْهُ
وَأنْ تَصْرِفَ قُلوبَهُمْ مِنْ شَرِّ ما يُضْمِرونَ إلى خَيْرِ ما لا يَمْلِكونَ،
وَلا يَمْلِكُهُ غَيْرُكَ يا كَريمُ.
اللّهُمَّ لا تَكِلْني إلى نَفْسي فَأعْجَزُ عَنْها،
وَلا إلى النّاسِ فَيَرْفُضوني،
وَلا تُخَيِّبْني وَأنا أرْجوكَ
وَلا تُعَذِّبْني وَأنا أدْعُوكَ،
اللّهُمَّ إنّي أدْعُوكَ كَما أمَرْتَني،
فَأجِبْنِي كَما وَعَدْتَني،
اللّهُمَّ اجْعَلْ خَيْرَ عُمْري ما وَلِيَ أجَلي.
يا حَليمُ ذا الأناةِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ مِنْ خَلْقِهِ،
يا مَحْمودَ الفِعالِ ذا الْمَنِّ عَلى جَميعِ خَلْقِهِ بِلُطْفِهِ،
يا عَزيزُ الْمَنِيعُ الْغالِبُ عَلى أمْرِهِ فَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قاهِرُ ذا الْبَطْشِ الشَّديدِ أنْتَ الَّذي لا يُطاقُ انْتِقامُهُ.
يا مُتَعالي القَريبُ في عُلُوِّ ارْتِفاعِ دُنُوِّهِ،
يا جَبّارُ الْمُذَلِّلَ كُلِّ شَيْءٍ بِقَهْرِ عَزيزِ سُلْطانِهِ،
يا نورَ كُلِّ شَيْءٍ أنْتَ الَّذي فَلَقَ الظُّلُماتِ نورُهُ،
يا قُدّوسُ الطّاهِرُ مِنْ كُلِّ شَيْءٍ وَلا شَيْءَ يَعْدِلُهُ،
يا قَريبُ الْمُجيبُ الْمُتَداني دونَ كُلِّ شَيْءٍ قُرْبَهُ،
يا عالي الشّامِخُ في السَّماءِ فَوقَ كُلِّ شَيْءٍ عُلُوُّ ارْتِفاعِهِ،
يا بَديعَ البَدائِعِ وَمُعيدَها بَعْدَ فَنائِها بِقُدْرَتِهِ.
يا جَليلُ الْمُتَكَبِّرُ عَلى كُلِّ شَيْءٍ،
فَالْعَدْلُ أمْرُهُ وَالصِّدْقُ وَعْدُهُ،
يا مَجيدُ فَلا يَبْلُغُ الأوْهامُ كُلَّ ثَنائِهِ وَمَجْدِهِ،
يا كَريمَ الْعَفْوِ وَالْعَدْلِ،
أنْتَ الَّذي مَلأَ كُلَّ شَيْءٍ عَدْلُهُ،
يا عَظِيمُ ذا الثَّناءِ الفاخِرِ وَالْعِزِّ وَالْكِبْرِياءِ فَلا يُذَلُّ عِزُّهُ،
يا عَجِيبُ لا تَنْطِقُ الألْسُنُ بِكُلِّ آلائِهِ وَثَنائِهِ.
أسْألُكَ يا مُعْتَمَدي عِنْدَ كُلِّ كُرْبَةٍ،
وَغِياثي عِنْدَ كُلِّ شِدَّةٍ،
بِهذِهِ الأسْماءِ أماناً مِنْ عُقوباتِ الدُّنْيا وَالآخِرَةِ،
وَأسْألُكَ أنْ تَصْرِفَ عَنّي بِهِنَّ كُلَّ سوءٍ وَمَخوفٍ وَمَحْذورٍ،
وَتَصْرِفَ عَنّي أبْصارَ الظَّلَمَةِ الْمُريدينَ بِيَ السّوءَ الَّذي نَهَيْتَ عَنْهُ
وَأنْ تَصْرِفَ قُلوبَهُمْ مِنْ شَرِّ ما يُضْمِرونَ إلى خَيْرِ ما لا يَمْلِكونَ،
وَلا يَمْلِكُهُ غَيْرُكَ يا كَريمُ.
اللّهُمَّ لا تَكِلْني إلى نَفْسي فَأعْجَزُ عَنْها،
وَلا إلى النّاسِ فَيَرْفُضوني،
وَلا تُخَيِّبْني وَأنا أرْجوكَ
وَلا تُعَذِّبْني وَأنا أدْعُوكَ،
اللّهُمَّ إنّي أدْعُوكَ كَما أمَرْتَني،
فَأجِبْنِي كَما وَعَدْتَني،
اللّهُمَّ اجْعَلْ خَيْرَ عُمْري ما وَلِيَ أجَلي.
اللّهُمَّ لا تُغَيِّرْ جَسِدي،
وَلا تُرْسِلْ حَظّي،
وَلا تَسُؤ صَديقي،
وَلا تُرْسِلْ حَظّي،
وَلا تَسُؤ صَديقي،
أعوذُ بِكَ مِنْ سَقَمٍ مُصْرِعٍ،
وَفَقْرٍ مُقْرِعٍ،
وَمِنَ الذُّلِّ وَبِئْسَ الْخِلِّ،
اللّهُمَّ سَلِّ قَلْبي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ لا أتَزَوَّدُهُ إلَيْكَ،
وَلا أنْتَفِعُ بِهِ يَوْمَ ألْقاكَ،
وَمِنَ الذُّلِّ وَبِئْسَ الْخِلِّ،
اللّهُمَّ سَلِّ قَلْبي عَنْ كُلِّ شَيْءٍ لا أتَزَوَّدُهُ إلَيْكَ،
وَلا أنْتَفِعُ بِهِ يَوْمَ ألْقاكَ،
مِنْ حَلالٍ أوْ حَرامٍ،
ثُمَّ أعْطِني قُوَّةً عَلَيْهِ وَعِزّاً وَقَناعَةً وَمَقْتاً لَهُ وَرِضاكَ فِيهِ،
يا أرْحَمَ الرّاحِمينَ.
اللّهُمَّ لكَ الْحَمْدُ عَلى عَطاياكَ الْجَزيلَةِ،
وَلَكَ الْحَمْدُ عَلى مِنَنِكَ الْمُتَواتِرَةِ
الَّتي بِها دافَعْتَ عَنّي مَكارِهَ الأُمورِ،
وَبِها آتَيْتَني مَواهِبَ السُّرورِ،
مَعَ تَماديِّ في الغَفْلَةِ،
وَما بَقِيَ فِيَّ مِنَ الْقَسْوَةِ،
فَلَمْ يَمْنَعْكَ ذلِكَ مِنْ فِعْلي أنْ عَفَوْتَ عَنّي،
وَسَتَرْتَ ذلِكَ عَلَيَّ
وَسَوَّغْتَني ما في يَدي مِنْ نِعَمِكَ،
وَتابَعْتَ عَلَيَّ مِنْ إحْسانِكَ،
وَصَفَحْتَ لي عَنْ قَبيحِ ما أفْضَيْتَ بِهِ إلَيْكَ،
وَانْتَهَكْتَهُ مِنْ مَعاصيكَ.
اللّهُمَّ إنّي أسْألُكَ بِكُلِّ اسْمٍ هُوَ لَكَ
يَحِقُّ عَلَيْكَ فيهِ إجابَةَ الدُّعاءِ إذا دُعيتَ بِهِ،
وَأسْألُكَ بِكُلِّ ذي حَقٍّ عَلَيْكَ،
وَبِحَقِّكَ عَلى جَمِيعِ مَنْ هُوَ دُونَكَ،
أنْ تُصَلِّيَ عَلى مُحَمَّدٍ عَبْدِكَ وَرَسُولِكَ وَعَلى آلِهِ،
وَمَنْ أرادَني بِسوءٍ فَخُذْ بِسَمْعِهِ وَبَصَرِهِ
وَمِنْ بَيْنَ يَدَيْهِ وَمِنْ خَلْفِِهِ
وَعَنْ يَمينِهِ وَعَنْ شِمالِهِ
وَامْنَعْهُ مِنّي بِحَوْلِكَ وَقُوَّتِكَ.
يا مَنْ لَيْسَ مَعَهُ رَبٌّ يُدْعى،
وَيا مَنْ لَيْسَ فَوْقَهُ خالِقٌ يُخْشى،
وَيا مَنْ لَيْسَ دونَهُ إلَهٌ يُتَّقى
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ وَزيرٌ يُؤْتى،
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ حاجِبٌ يُرْشى،
وَيا مَنْ لَيْسَ لَهُ بَوّابٌ يُنادى،
وَيا مَنْ لا يَزْدادُ عَلى كَثْرَةِ العَطاءِ إلاَّ كَرَماً وَجُوداً،
وَعَلى تَتابُعِ الذُّنوبِ إلاَّ مَغْفِرَةً وَعَفْواً،
صَلِّ عَلى مُحَمَّدٍ وَآلِ مُحَمَّدٍ
وَافْعَلْ بي ما أنْتَ أهْلُهُ،
وَلا تَفْعَلْ بي ما أنا أهْلُهُ،
فَإنَّك أهْلُ التَّقْوى وَأهْلُ الْمَغْفِرَةِ.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder